Ad

Bağışıklığı Güçlendiren Beslenme ve Cilt Sağlığı: Güzellik İçten Başlar

 Güzellik sadece dış görünüşten ibaret değildir. Gerçek güzellik, bağışıklık sisteminin dengesi, vücut sağlığı ve doğal cilt yapısının korunmasıyla başlar. Sağlıklı bir cilt için yalnızca dıştan uygulanan kozmetik ürünler yeterli değildir. Vücudumuza aldığımız her şey, cilt sağlığımızı ve genel görünümümüzü doğrudan etkiler.

Özellikle 15-45 yaş arası kadınlar, hormonal dengesizlikler, stres, çevresel toksinler ve yanlış beslenme nedeniyle ciltte sivilce, kuruluk, matlık gibi sorunlarla karşılaşabilir. Bu nedenle doğru beslenme alışkanlıkları, sadece bağışıklığı değil, cildin doğal ışıltısını da destekler.

İşlenmiş Süt Ürünlerine Dikkat

Bağışıklığı tetikleyen besinlerin başında gelen işlenmiş süt ürünleri, aynı zamanda cilt sağlığı açısından da sorun yaratabilir. Özellikle klasik yöntemlerle üretilmiş süt ve peynir ürünleri, içerdikleri hormonlar, antibiyotik kalıntıları, alerjen proteinler ve enflamatuar bileşikler nedeniyle vücutta iltihaplanmayı artırabilir. Bu da akne, egzama, kızarıklık gibi cilt problemlerine neden olabilir.

Özellikle inek sütü ürünleri, içerdiği kazein proteini nedeniyle hassas kişilerde sindirim problemleri yaratabilir ve bağışıklık sistemini yorabilir. Bunun yerine keçi sütü veya koyun sütü ile yapılmış ürünler, daha hafif ve sindirimi kolay olduğu için tercih edilebilir.

Hayvan Beslenmesi ve Etik Üretim Önemli

Hayvanların beslendiği ortam ve üretim şekli de ürünlerin kalitesini doğrudan etkiler. Çayırda otlayan hayvanlardan elde edilen süt ürünleri, hem daha yüksek oranda omega-3 yağ asidi içerir hem de vücut dostu mikrobiyota açısından daha faydalıdır. Bu yüzden mümkünse rejeneratif tarım ve hayvancılık uygulayan markaları tercih etmek, hem sizin sağlığınız hem de doğa için önemlidir.

Besler Şifa olarak bizler, etik üretim ve sürdürülebilir yaşam ilkelerine bağlı kalarak, doğadan geleni doğaya zarar vermeden sunma çabası içindeyiz.

Şekerli Ürünler ve Cilt Yaşlanması

Birçok kadın farkında olmadan aromalı yoğurtlar, hazır kefirler ya da meyve suları tüketerek günlük şeker alımını artırıyor. Oysa bu ürünlerin pek çoğu ciddi miktarda eklenmiş şeker içerir. Şeker, vücutta glikasyon adlı bir süreci tetikler. Bu süreçte fazla şeker, ciltteki kolajen ve elastin gibi yapı taşlarına zarar vererek cilt yaşlanmasını hızlandırır. Ayrıca kan şekeri dalgalanmaları, sivilce ve kızarıklık gibi inflamatuar cilt sorunlarını da beraberinde getirir.

Bu nedenle aromalı ürünlerden uzak durarak, sade yoğurt, şekersiz kefir ve taze sebzelerle zenginleştirilmiş öğünler tercih etmek, hem cilt sağlığınız hem de bağışıklık sisteminiz için büyük bir adımdır.

Sıvı Şekerlere Hayır Deyin

Özellikle şekerle tatlandırılmış içecekler ve hazır meyve suları, cilt ve bağışıklık düşmanı ürünlerin başında gelir. Bu tür içecekler kan şekerini hızla yükselterek insülin direnci, karın bölgesi yağlanması ve diyabet riski gibi sorunlara neden olabilir. Daha da önemlisi, bu ani yükselmeler hormon dengesini bozarak ciltte yağlanmaya ve sivilcelenmeye sebep olur. Birçok meyve suyunun içeriğinde, kola kadar hatta daha fazla şeker bulunduğu bilimsel olarak da kanıtlanmıştır.

Bu yüzden en ideal içecek her zaman sade su, bitki çayları ve mümkünse ev yapımı kefir veya taze sıkılmış ama şekersiz meyve-sebze karışımlarıdır.


Beslenme ve Kozmetik Birlikte Düşünülmeli

Ciltteki problemleri sadece kremle, losyonla veya serumla çözmek mümkün değildir. Çünkü güzellik içten başlar. Cilt sağlığı ve bağışıklık dengesi; yediğimiz, içtiğimiz, soluduğumuz her şeyin bir yansımasıdır. Bu nedenle doğru ürün seçimlerinin yanında, bitkisel içerikli kozmetik ürünler, aromaterapi yağları, ve doğal cilt bakımı rutinleri ile desteklenen bir yaşam tarzı benimsemek en etkili çözümdür.

Besler Şifa olarak sunduğumuz her ürün; doğal içerikler, temiz formülasyonlar ve etik üretim değerleriyle hazırlanır. Siz de hem bedeninizi hem cildinizi koruyan, doğayla uyumlu bir yaşama adım atmak istiyorsanız ürünlerimizi inceleyebilir, bloğumuzu takip ederek doğal yaşam tüyoları hakkında bilgi edinebilirsiniz.


Unutmayın: Sağlıklı bir bağışıklık sistemi, parlak bir cildin ve enerjik bir bedenin temelidir. Seçtiğiniz her ürün, yediğiniz her lokma ve içtiğiniz her yudum, sizin ve sevdiklerinizin sağlığını etkiler. Doğallıkla gelen güzellik, her zaman daha kalıcı ve etkilidir.

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


Sakinşehir Eğirdir ve Sükûneti

Isparta’nın huzurlu kalbi Eğirdir’e yolunuz düşerse, yalnızca bir göl kıyısına değil, tarihin ve doğanın kol kola verdiği şifalı bir zamana adım atarsınız. Türkiye’nin dördüncü büyük gölü olan Eğirdir Gölü, sadece bir su kaynağı değil; içsel bir dinginlik, gözleriniz için bir ferahlık, ruhunuz içinse bir sükûnet alanıdır.

Eğirdir'de Kasnak meşesi ormanları, nefes alan bir tabiat eczanesi gibidir. Ormanın kokusu, toprağın yumuşak sesi, güneşin süzülen ışığı arasında yürümek bedeninizdeki yorgunlukları hafifletir. Yeşil Ada’nın üzerindeki tarihî kiliseler, Can Ada ve Altın Kum Plajı ise doğayla birlikte geçmişin de şifasını sunar insanar. Balık Restoranında gölün eşsiz manzarasını kaçırmayın.

Cittaslow yani sakinşehir unvanında olan Eğirdir; yalnızca doğal güzellikleriyle değil, tarihin derin izleriyle de bir iyileşme alanı. Lidya’nın son hükümdarı Kroisos’un kurduğu söylenen bu şehir, Kurtuluş Savaşı’nda Antalya limanından Batı cephesine uzanan ikmal yolunda bir umut taşıyıcısı olmuş. Her taşı tarih, her gölge bir hatıra…

Selçuklu sonrası beylik başkentliği yapan Eğirdir merkezinde yer alan Dündar Bey Medresesi, 1301 yılında Hamitoğulları Beyliği’nin ilk beyi Dündar Bey tarafından yaptırılmış. Bu taş yapı, ilim ve bilgelikle yoğrulmuş zamanların tanığı olarak hâlâ ayakta. Yakınında yükselen Hızır Bey Camii (Ulu Cami), yüzyılları aşan varlığıyla gönüllere huzur veren bir başka durak. 1814’te bir yangınla yansa da yeniden dirilmiş, sanki doğanın döngüsü gibi. Caminin taç kapısı, tavanı, mukarnasları, kitabesi, tavanlı ve ahşap taş yapımıyla çok önemli bir yapıdır.

Elmanın Başkenti Eğirdir

Tarımsal sulamada yoğun olarak kullanılan gölün çevresinde yaygın meyve tarımı, özellikle elmacılık yapılıyor. %5’lik payıyla dünyada Çin, ABD ve Fransa’dan sonra dördüncü büyük elma üreticisi olan ülkemizde elma üretiminin %20’si olan 500.000 tonluk üretim Isparta ilinde gerçekleştiriliyor. Isparta ve çevresindeki tarımsal üretim Eğirdir Gölü’nün sağladığı sulama suyunun yanında gölün sağladığı iklim etkisi sayesinde var.

Eğirdir, sizi aceleye getirmeyen, her adımda yavaşlamaya ve fark etmeye davet eden bir şehir. Sakinliğiyle, suyun yüzeyindeki dinginliğiyle, geçmişin derinliğiyle şifa sunan bir belde. Göl kıyısında yürürken belki bir kasnak meşesinin gölgesine oturur, belki bir tarihi yapının taşına elinizi koyarsınız. O an, sadece bir yer görmüş değil; bir şifa alanında bulunmuş olursunuz.





Geliniz, Eğirdir’de gölün aynasında kendinizi bulmaya, tarihin dokusunda derin nefes almaya, doğanın en saf haliyle temas etmeye... Bu eşsiz şehir sizi bekliyor.

Detaylı harita: https://www.harita.gov.tr/urun/isparta-fiziki-il-haritasi/394 


İklim Krizi Çağında Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşamın Önemi

Çocukların sağlığı için doğaya dönmenin tam zamanı.

İklim değişikliği artık sadece çevresel bir tehdit değil; tüm dünyada çocukların sağlığını tehdit eden, çok boyutlu bir halk sağlığı krizidir. Aşırı hava olayları, artan sıcaklıklar, hava kirliliği ve kimyasal yoğunluklu yaşam biçimleri özellikle çocukların gelişimsel, fizyolojik ve bağışıklık temelli kırılganlıklarını daha da artırmaktadır.

Pediatristlerin, hekimlerin ve karar vericilerin iklim krizine karşı çocuk sağlığını korumaya yönelik acil müdahaleleri ne kadar önemliyse, bireylerin günlük yaşamda benimsediği bakım alışkanlıkları da bir o kadar önemlidir. İşte bu noktada bitkisel kozmetik ürünleri ve doğal yaşam pratikleri, sağlığımızı ve çevreyi korumada önemli bir savunma hattı oluşturur.

Kimyasal Maruziyetin Çocuk Sağlığına Etkisi

İklim değişikliğiyle birlikte çevresel toksinlere maruz kalma oranı artarken, ev içi hava kirliliği de alarm verici boyutlara ulaşmıştır. Orman yangınları sonrası kapalı alanlarda artan küf sporları, deterjan kalıntıları, sentetik kozmetikler ve uçucu organik bileşenler; çocuklarda alerjik hastalıkları ve astımı tetiklemektedir.

Bitkisel içerikli temizlik ve bakım ürünleri, bu kimyasal yükü azaltmak için önemli bir alternatif sunar. Cilt bariyerleri henüz gelişmemiş bebeklerde ve çocuklarda, sentetik kozmetikler yerine doğal içerikli ürünlerin kullanılması, hem cilt sağlığını destekler hem de sistemik alerjen yükünü düşürür.

Doğal Cilt Bariyeri Koruyucular: Bitkisel Yağlar ve Ekstraktlar

Atopik dermatit ve egzama gibi cilt rahatsızlıklarında artış yaşandığı bu dönemde, soğuk sıkım bitkisel yağlar (örneğin hodan, çörek otu, lavanta, iğde çekirdeği, kuşburnu çekirdeği gibi) doğal koruyucular olarak öne çıkmaktadır. Bu yağlar, cildin nem dengesini düzenlerken iltihap önleyici ve mikrobiyal dengeleyici etkiler sunar.

Doğal ürünler yalnızca ciltte değil, ruhsal dengede de etkilidir. Aromaterapik yağlar, çocukların uyku düzenine, anksiyete düzeylerine ve travma sonrası rahatlamalarına destek olabilir. Bu, özellikle afetler sonrası psikolojik iyileşme süreçlerinde tamamlayıcı bir destek olabilir.

Soluduğumuz Havanın İçeriği: Uçucu Kimyasallar mı, Bitki Esansları mı?

Sıcaklıkla birlikte artan buharlaşma oranları, evlerde kullanılan deterjan, parfüm ve dezenfektan gibi ürünlerdeki kimyasalların solunmasını kolaylaştırmaktadır. Bu durum, çocukların akciğerlerinde tahriş ve hassasiyete neden olur.

Oysa doğadan ilham alan aromaterapi ürünleri – özellikle organik lavanta, biberiye, çam iğnesi, kekik yağı gibi uçucu yağlar – hem temiz hava hissi yaratır hem de bağışıklığı destekleyici, rahatlatıcı özellikler taşır. Doğru doz ve güvenli uygulama ile bu ürünler ev ortamında sağlıklı bir mikroklima oluşturabilir.

Toprakla Bağ Kurmak, Bağışıklığı Güçlendirmek

Bitkisel ürünler yalnızca dıştan değil, içsel bir dönüşümün de habercisidir. Doğal yaşamı benimsemek; toprağa basmak, doğal ürünleri tanımak ve doğayla uyum içinde yaşamak çocukların bağışıklık sistemini güçlendirir. Araştırmalar, doğaya yakın büyüyen çocukların otoimmün hastalıklara karşı daha dirençli olduğunu göstermektedir.

Aynı zamanda mevsiminde toplanmış bitkilerle yapılan bitki çayları, tentürler, şifalı yağlar; çocuklarda mevsimsel geçişlerde hastalıklara karşı destekleyici olarak kullanılabilir. Elbette bu ürünlerin güvenli, doğru hazırlanmış ve etik üretim süreçlerinden geçmiş olması hayati öneme sahiptir.

Doğal Yaşam Ürünleri ile Karbonsuz Geleceğe Katkı

Bitkisel kozmetik ürünleri, yalnızca kullanıcı sağlığına değil, aynı zamanda üretim biçimleriyle de doğayı korur. Sentetik içeriklerin üretimi sırasında yüksek miktarda enerji, su ve fosil yakıt tüketilirken, yerel kaynaklı, düşük karbon ayak izine sahip bitkisel ürünler çevresel dengeye katkı sunar.

Besle Şifa- Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam firması olarak iklim değişikliğine karşı toplumsal dirençliliği çok önemsiyoruz. Kadınların bu konuda bilinçlenmesi yanında, kadın haklarına duyarlı bir firma olma konusunda ilkelerimizi önemsiyoruz.

Ambalaj atıklarının azaltılması, geri dönüştürülebilir malzemeler kullanılması, yerel üreticiden doğrudan temin gibi yaklaşımlar, aynı zamanda tüketici olarak iklim adaletine katkımızı artırır.

SONUÇ: Sağlıklı Bir Gelecek İçin Doğaya Yönel

İklim krizi çocuklarımızı doğrudan tehdit ediyor. Onların sağlığını korumak yalnızca hastanelerde değil, evde kullandığımız ürünlerde, alışkanlıklarımızda ve doğayla kurduğumuz ilişkide de başlıyor. Bitkisel kozmetik ve doğal yaşam ürünleri, bu kriz karşısında sadece bir alternatif değil; aynı zamanda sürdürülebilir, etik ve sağlığa dost bir yaşam biçiminin temel taşıdır.

Bugün attığımız küçük adımlar, çocuklarımızın yarın sağlıklı bir dünyada yaşamasına katkı sunar.

Besler Şifa gibi doğaya saygılı üreticilerin öncülüğünde, geleceğe şifa taşımak elimizde.

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


Anadolu Kozmetiğinde Besler Şifa'nın Yeri

İtalya'nın zarif formülleri, Kore'nin yenilikçi teknolojileri... Elbette hepsinin kozmetik dünyasında önemli bir yeri var. Ancak artık Anadolu'nun kadim bilgeliği, eşsiz florası ve binlerce yıllık güzellik ritüelleriyle kendi kozmetik yolculuğunu yazma zamanı geldi.

Anadolu Kozmetiği, sadece bir güzellik anlayışı değil; bir kültürdür. Lavantadan biberiyeye, kantarondan çörekotuna kadar onlarca tıbbi aromatik bitkiyi barındıran bu topraklar, doğal kozmetik ve aromaterapi alanında benzersiz bir potansiyele sahiptir. Her bitkinin bir hikâyesi, her formülün bir geleneği vardır; etnokozmetik işte budur.

Bu potansiyelin açığa çıkması için:

  • Aromaterapi festivalleri, halkı ve uzmanları buluşturarak bilgi aktarımını güçlendirmeli,

  • Fitoterapi uygulamaları, modern tedavileri destekleyerek yaygınlaştırılmalı,

  • Kozmetik fuarları ve kongreleri, yerli üreticilerin küresel pazara açılmasını sağlamalıdır.

Anadolu Kozmetiği için sadece ithal formüllere değil, kendi öz değerlerimize yönelmeliyiz. Anadolu Kozmetiği, toprağından doğan, kültüründen beslenen, sağlıkla güzelliği birleştiren bir yaklaşımı temsil ediyor.

Türkiye'nin üç büyük floristik bölgesinin birleştiği eşsiz bir ekolojik kuşak olan Anadolu Diyagonali, sadece endemik bitkiler değil, aynı zamanda kültürel birikim ve doğal şifa gelenekleri ile örülüdür. İşte biz de bu coğrafyadan besleniyor, bilimsel araştırmalar ve geleneksel bilgi arasında köprüler kuruyoruz. Kremden tentüre, yağdan losyona kadar uzanan ürün yelpazemizde, her formülün ardında bir hikâye, bir ritüel ve bir anlam vardır.

Besler Şifa olarak, yalnızca bir bitkisel kozmetik markası değil, aynı zamanda kadim bilginin ve modern bilimin kesiştiği bir yaşam felsefesiyiz. Ürünlerimizin her biri, binlerce yıllık Anadolu irfanından doğan bir hikâyeyi taşır; kimi zaman İbn-i Sina'nın şifa reçetelerinde, kimi zaman ninemizin lavanta yastığında kendine yer bulur.

Besler Şifa – Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünleri, sadece cilde değil, zihne ve ruha da hitap eden bir şifa yolculuğudur. Biyoçeşitliliğin, halk bilgisinin ve bilimsel metodun birleştiği bu yolculukta, doğaya saygılı, insana faydalı, hikâyeye sadık kalmaya devam ediyoruz.

Bu bir yükselişin başlangıcıdır. Anadolu, kendi kozmetik hikâyesini yazıyor.



İklim Değişikliğine Karşı Halk Takvimi

 Halk Takvimi: Doğayla İç İçe Yaşayan Kültürün Zaman Rehberi

Anadolu’nun geniş coğrafyasında yüzyıllardır kullanılan halk takvimi, insanların doğayla uyum içinde yaşamalarının en belirgin örneklerinden biridir. Modern dünyada yıl dört mevsime ayrılarak anlatılsa da, bu sınıflandırma çoğunlukla astronomik verilere dayanır ve Türkiye gibi iklim çeşitliliği gösteren ülkeler için her zaman geçerli değildir. Özellikle sıcak ve kurak bölgelerde yaprak dökümü, kar yağışı, ilkbahar patlaması gibi doğa olayları her zaman belirlenen mevsimlerde yaşanmaz.

Bu sebeple Osmanlı döneminde yıl, dört değil iki mevsime ayrılmıştır: Kasım Günleri (Kış) ve Hızır Günleri (Yaz). Bu yaklaşım, Anadolu’nun doğal döngüsünü daha gerçekçi bir şekilde yansıtır. Kasım günleri 8 Kasım’da başlayarak 6 Mayıs’a kadar sürer ve soğuk dönemi temsil eder. Hızır günleri ise 6 Mayıs’tan 8 Kasım’a kadar devam eder ve sıcak dönemi ifade eder. Bu tür geleneksel bilgiler, uzun yıllar boyunca gözlem ve deneyimle şekillenmiş olup, halkın yaşam tarzına, tarım faaliyetlerine ve gündelik planlamalarına yön vermiştir.

Günümüzde gelişmiş hava tahmin sistemleri ve teknolojik imkanlar bu bilgilerin kullanımını azaltmış olsa da, halk takvimi kültürel bir miras olarak büyük önem taşımaktadır. Bu değerli bilgilerin kayıt altına alınması, gelecek kuşaklara aktarılması ve özellikle eğitim süreçlerinde otantik öğrenme yöntemleriyle öğrencilere tanıtılması gerekir. Yaşlı kuşakların bilgi birikimi, sınıflara taşınarak gençlerle paylaşılmalı, böylece kültür kuşaktan kuşağa yaşatılmalıdır.


İklim ve Doğa Atasözleri: Anlatının İçinde Bilgelik

Türk atasözleri, doğa olaylarına dair halkın gözlemlerini ve yaşam deneyimlerini derin bir bilgelikle yansıtır. Bu sözler yalnızca geçmişin yaşam tarzını değil, doğaya duyulan saygıyı ve iklimle kurulan bağı da ortaya koyar. Aşağıda yer alan bazı atasözleri, bu kadim doğa bilgisinin ve sezginin izlerini taşır:

  • Kar yılı var yılı.

  • Yağmur yağsın da varsın kerpiççi ağlasın.

  • Lodosun gözü yaşlı olur.

  • Sabah yağarsa yola çık, ikindi yağarsa yuvana dön.

  • Orman, yağmurun yularıdır.

  • Ağaçlı obayı sel almaz.

  • Ağaçsız köy toz görünür.

  • Damlaya damlaya göl olur, damlamazsa çöl olur.

  • Su damlası altın tanesi.

  • Kış havasına bakıp yola çıkma, yaz havasına bakıp yolundan kalma.

  • Gök gürlemeyince yer gülmez.

  • Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.

  • Karıncadan ibret al, yazdan kışı karşıla.

  • Yazın başı pişenin, kışın aşı pişer.

  • Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur.

Bu atasözleri, Türk kültürünün doğaya bakışını, mevsimlere göre şekillenen yaşamını ve insanın doğayla kurduğu bağın derinliğini açıkça gösterir. Halk takvimi ve atasözleri birlikte değerlendirildiğinde, doğanın bilgeliğinin nasıl kültüre işlendiğini görmek mümkündür. Bu değerlerin korunması, sadece geçmişi anlamak değil, geleceği de daha bilinçli ve sürdürülebilir biçimde kurmak için gereklidir.


........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 

Türkiye'de Çay Tarımı Üzerine Kapsamlı Bir Kaynak: Bilimsel ve Pratik Bir Bakış

Çay, dünya genelinde milyonlarca insanın günlük yaşamının vazgeçilmez bir parçası. Türkiye'de ise sadece bir içecek olmanın çok ötesinde; kültürel bir değer, ekonomik bir kaynak ve sosyal bir alışkanlık. Çayın böylesine geniş bir etkiye sahip olması, onun üretiminden tüketimine, tarihinden biyolojisine kadar pek çok açıdan ele alınmasını gerektiriyor. İşte tam da bu noktada, alanında uzman akademisyenlerin katkısıyla hazırlanan bu kapsamlı eser devreye giriyor.

Bilimsel Bir Derinlik, Uygulamalı Bir Kapsam

Kitap, 13 bölümden oluşuyor ve her bir bölüm çayın farklı bir boyutunu detaylı bir şekilde ele alıyor. İlk bölümler, çayın üretimi, tüketimi ve ticareti, anavatanı ve tarihsel gelişimi gibi konulara ışık tutarken; sonraki bölümler çay bitkisinin morfolojik ve biyolojik özellikleri, ekolojik istekleri, toprak yapısı ve gübreleme yöntemleri gibi daha teknik konulara odaklanıyor.

Tarımdan Teknolojiye, Sağlıktan Yeniliğe

Kitapta yalnızca çay tarımının klasik yöntemleri değil, aynı zamanda yenilikçi yaklaşımlar, biyokimyasal özellikler, sağlık üzerine etkileri ve üretim teknolojileri de detaylıca işlenmiş. Bu yönüyle eser, hem tarım profesyonellerine hem de akademik araştırmacılara hitap ederken, çay üretimiyle ilgilenen girişimciler için de yol gösterici bir kaynak niteliğinde.

Akademik Güç Birliği

Kitabın dikkat çeken bir diğer özelliği de çok sayıda akademisyenin katkısıyla hazırlanmış olması. Türkiye'nin farklı üniversitelerinden gelen bilim insanları, kendi uzmanlık alanlarında kaleme aldıkları bölümlerle eseri zenginleştirmiş. Bu da kitabın güvenilirliğini ve çok yönlülüğünü artırıyor.


Sonuç: Çay Hakkında Her Şey Bu Kitapta!

Eğer çayın sadece bir içecek olmadığını düşünüyor, onun arkasındaki bilimsel, kültürel ve ekonomik gerçekleri merak ediyorsanız; bu eser sizin için tam anlamıyla bir başvuru kaynağı. İster bir akademisyen olun, ister bir çiftçi ya da çay tutkunu bir meraklı; çaya dair aradığınız her şeyi bu kitapta bulabilirsiniz.

Kitap: https://caymer.erdogan.edu.tr/tr/news-detail/-adan-zye-cay-kitabi-yayimlandi/5941

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 

Meryem Ana Otu Nedir? Faydaları Nelerdir?

Doğanın sunduğu binlerce şifalı bitkiden biri olan Meryem Ana Otu, özellikle kadın sağlığı ve cilt bakımı alanlarında sunduğu faydalarla öne çıkmaktadır. Besler Şifa olarak bizler de doğadan ilham alarak geliştirdiğimiz ürünlerimizde, geleneksel bitki bilgisi ile modern yaklaşımları birleştiriyoruz. Bu yazımızda, siz değerli takipçilerimiz için Meryem Ana Otu nedir, ne işe yarar ve kozmetik alanda nasıl kullanılır, detaylıca ele aldık.

Meryem Ana Otu Nedir?

Meryem Ana Otu, bilimsel adıyla Anastatica hierochuntica, çöl iklimlerinde yetişen, kuruduğunda top şeklini alarak yıllarca uykuda kalabilen, su ile temas ettiğinde tekrar açan mucizevi bir bitkidir. Diriliş bitkisi olarak da bilinen bu şifa kaynağı, başta Suudi Arabistan, Mısır, İran ve Kuzey Afrika ülkelerinde doğal olarak yetişmektedir. Avrupa’da ise Fatıma Eli ya da Maria Eli gibi isimlerle anılır.

İçeriğinde magnezyum, manganez, çinko, demir, potasyum ve kalsiyum gibi vücut için gerekli mineralleri barındırır. Aynı zamanda klorojenik asit, antioksidanlar ve bitkisel flavonoidler açısından da zengindir. Bu bileşimler sayesinde hem sağlık hem de doğal kozmetik alanında önemli kullanım potansiyeline sahiptir.

Meryem Ana Otunun Faydaları Nelerdir?

Özellikle kadın sağlığı, cilt bakımı ve doğal yaşam destekleri kapsamında çok sayıda olumlu etkisi gözlemlenmiştir. İşte Meryem Ana Otu’nun bilinen bazı önemli faydaları:

  • Âdet döngüsünü düzenlemeye yardımcı olabilir. Doğal hormon dengeleyici etkisiyle özellikle 15-45 yaş arası kadınlarda âdet sancılarını hafifletici etkiler gösterebilir.

  • Menopoz dönemine yaklaşan kadınlarda gece terlemeleri, ateş basmaları ve ani ruh hali değişimlerinin azalmasına katkı sağlayabilir.

  • Doğumu kolaylaştırdığı ve doğum sonrası rahim toparlanmasını desteklediği halk arasında yaygın bir inançtır.

  • Cinsel isteği artırıcı etkileri ile bilinir; hem kadınlarda hem de erkeklerde doğal bir uyarıcı olabilir.

  • Erkeklerde sperm kalitesi ve sayısının artmasına yardımcı olabilir.

  • Antienflamatuar özellikleri sayesinde vajinal enfeksiyonlar başta olmak üzere çeşitli iltihabi durumların iyileşme sürecine destek verir.

  • İçeriğindeki antioksidanlar, cildin yaşlanma sürecini geciktirerek doğal bir gençlik koruyucu etki yaratır.

  • Sivilce oluşumunu azaltır, cildin yenilenmesini ve onarılmasını destekler.

  • Polikistik over sendromu gibi hormonal dengesizliklerde semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir.

  • Depresyon, anksiyete ve stres gibi durumlarda sinir sistemini yatıştırıcı etkileri ile dikkat çeker.

Meryem Ana Otu Kozmetik Alanda Nasıl Kullanılır?

Meryem Ana Otu ekstresi, doğal cilt bakım ürünlerinde özellikle yaşlanma karşıtı ve iltihap giderici etkisiyle tercih edilmektedir. Besler Şifa olarak geliştirdiğimiz doğal içerikli ürünlerde bu bitkinin özlerinden faydalanıyoruz.

  • Yüz tonikleri, göz çevresi serumları ve onarıcı gece kremleri içerisinde cilt bariyerini güçlendiren ve nem dengesini koruyan bir içerik olarak kullanılır.

  • Anti-aging bakım ürünlerinde yer alarak kırışıklıkların azalmasına, cilt elastikiyetinin artmasına katkı sağlar.

  • Saç bakım ürünlerinde kullanıldığında, saç derisini rahatlatır ve saç köklerini güçlendirici etkiler gösterir.

  • Aromatik yapısı sayesinde özellikle parfümsüz doğal ürün arayışında olanlar için hoş ve hafif bir koku kaynağıdır.

Meryem Ana Otunun Zararları ve Yan Etkileri Nelerdir?

Her ne kadar doğal ve bitkisel bir içerik olsa da, her bireyin hassasiyet düzeyi farklıdır. Hamilelik döneminde veya özel bir ilaç kullanımı söz konusuysa, kullanmadan önce mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir. Aşırı tüketildiğinde bazı kişilerde mide rahatsızlıkları veya baş dönmesi gibi hafif yan etkiler gözlemlenebilir.

Kimler Kullanabilir?

Doğurganlık çağındaki kadınlar, adet düzeniyle ilgili sorun yaşayanlar, doğal cilt bakımını tercih edenler, hormon dengesini desteklemek isteyenler, doğal yaşam ürünlerine yönelenler için Meryem Ana Otu içerikli ürünler oldukça uygundur.


Besler Şifa olarak doğaya saygılı, helal sertifikalı ve etik üretim standartlarına uygun formüllerle kadınların yaşamına şifa katmaya devam ediyoruz. Meryem Ana Otu gibi binlerce yıllık şifalı bitkileri, bilimsel temellere dayandırarak doğal kozmetik ürünlerimizde sizlerle buluşturuyoruz.

Siz de bitkisel içerikli, katkısız ve etkili bir bakım arıyorsanız, Besler Şifa ürünlerini tercih edin.


........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 

Keçilerin Orman Ekosistemindeki Önemi

Keçiler, orman ekosistemlerinin dengesi için hayati bir role sahiptir. Tüm otların boylarını kontrol altında tutarak, yangınların yayılmasını engelleyici bir işlev üstlenirler. Keçi yolları, yangınla mücadeleyi kolaylaştırır ve yangının daha hızlı yayılmasını önler. Özellikle Akdeniz ikliminin hâkim olduğu bölgelerde, pırnal meşesi ve coccifera gibi bitkilerin bulunduğu alanlarda, keçiler doğal otlaklar oluşturur.

Ekosistem Destekleyicileri

Keçiler, fundalıkları besleyerek birbirlerinin varlığını destekler. Bu durum, biyoçeşitliliğin korunmasına katkıda bulunur. Keçi ve çobanlar, ormanların ve dağlık alanların gerçek sahipleridir. Dağların zorlu coğrafyasında, keçiler sadece besin kaynakları sağlamakla kalmaz; aynı zamanda bu zorlu alanlarda hayvancılığın sürdürülmesine yardımcı olurlar.

Keçiler ve Çobanların Değeri

Karaçam, sedir ve ardıç gibi ağaçlar, keçilerin beslenme alışkanlıklarına dayanarak daha değerli hale gelir. Keçiler ve çobanlar, dağların gerçek sahipleri olarak, orman ekosistemlerinin sürdürülebilirliğinde önemli bir rol oynar. Özellikle olası kriz veya savaş durumlarında, çobanların önemi artar; çünkü keçi çobanları, ülkelerinin savunmasında doğudan gelen eğitilmiş askerler olarak büyük bir değer taşır.

Keçilerin ve çobanların ormanlarımız ve dağlarımız üzerindeki etkisi, yalnızca ekosistem dengesi değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal yapımız açısından da göz ardı edilmemelidir. Doğanın koruyucuları olan bu topluluklar, sürdürülebilir yaşamın temellerini oluşturur.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Ankara’da Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Kursu Başarıyla Tamamlandı

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Gölbaşı BAKAP Tarım Kampüsü içerisinde yer alan ATA Çiftliği'nde düzenlenen Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Kursu, yoğun katılımla başarıyla tamamlandı.

Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ankara Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle organize edilen kurs, e-yaygin.meb.gov.tr adresinden E-Devlet üzerinden başvuru alınarak gerçekleştirilmişti. Kurs, tarıma ilgi duyan ve bu alanda üretim yapmayı hedefleyen vatandaşlardan büyük ilgi gördü.

Toplamda 50 katılımcının yer aldığı eğitim programında, tıbbi ve aromatik bitkilerin tanımı, üretim teknikleri, hasat ve kurutma süreçleri, pazarlama olanakları gibi birçok başlık uygulamalı ve teorik olarak işlendi.

Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Kursu kapsamında, Besler Şifa Proje Koordinatörlüğü olarak katılımcılarla bir araya geldik. Eğitim sürecinde, aromatik bitkilerin yalnızca üretim değil, aynı zamanda kırsal kalkınma, yerel istihdam ve doğa temelli turizm açısından sunduğu fırsatları da ele aldık. Aromatik ekoturizm kavramını tanıtarak; Fransa'daki Provence Lavanta Tarlaları, Bulgaristan’ın Gül Vadisi, İran’da Şiraz ve Tebriz gibi destinasyonlardan, Türkiye’deki Isparta lavanta köyü, Hatay tıbbi bitki rotaları ve Halfeti Koku Festivali gibi örneklerle dünyada ve ülkemizde gelişen aromaterapi turizmi modellerini karşılaştırmalı olarak değerlendirdik.





Ayrıca Besler Şifa olarak yürüttüğümüz kırsal kalkınma projeleri ve atölyemizin uygulama olanakları hakkında bilgi paylaşımında bulunduk. Kursiyerlere; imbik sistemleriyle damıtım, soğuk sıkım cihazlarıyla sabit yağ üretimi, hidrosol elde etme teknikleri, doğal kozmetik geliştirme süreçleri ve uygulamalı eğitim modellerimiz hakkında bilgi verdik. Bu sunumla birlikte kursiyerler, sadece tarımsal üretim değil, aynı zamanda aromaterapi temelli yenilikçi kırsal girişimcilik fırsatları hakkında da fikir sahibi oldular.

Başkentli üreticiler, hem bilgi hem de motivasyon kazandıkları bu eğitim sayesinde aromatik bitki üretimi konusunda daha bilinçli ve donanımlı hale geldiklerini ifade ettiler. Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, önümüzdeki dönemde de benzer eğitimlerin düzenlenmeye devam edeceğini duyurdu.

📍 Detaylı bilgi ve yeni dönem başvuruları için: ataciftligi.ankara.bel.tr


Besler Şifa Güneş Kremi Yazın Vazgeçilmezi

Yaz aylarında cildimizi güneşin zararlı etkilerinden korumak bir zorunluluk. Ancak, güneş kremi seçerken sadece koruma faktörüne değil, cildimize dost bir içeriğe de dikkat etmeliyiz. Besler Şifa Güneş Kremi, doğal içerikleri ve cilde zarar verebilecek maddelerden arındırılmış formülüyle bu yaz sizin en iyi dostunuz olacak!

Doğal ve Güvenli İçerik

Cildinizin sağlığı her şeyden önemli! Besler Şifa Güneş Kremi, alerji riskini en aza indirmek için özel olarak geliştirilmiş bir formüle sahiptir. İçeriğinde:

  • ParfümPEGParabenHayvansal hammaddeler bulunmaz.

Bu sayede hassas ciltler için bile güvenle kullanılabilir.

Az Ama Öz: "Mümkün Olduğunca Az, Gerektiği Kadar Çok"

Besler Şifa, formüllerinde doğanın dengesi ve sadeliğinden ilham alır. Güneş kreminde kullanılan malzemeler, cildinize gereken tüm koruma ve bakımı sağlamak için "mümkün olduğunca az, gerektiği kadar çok" felsefesiyle bir araya getirilmiştir.

Cildinizi Besler ve Korur

Besler Şifa Güneş Kremi, kaliteli organik yağlarla zenginleştirilmiştir. Bu doğal yağlar:

  • Cildi derinlemesine besler,
  • Kurumasını önler,
  • Güneşin zararlı etkilerine karşı koruyucu bir bariyer oluşturur.

Üstelik hafif yapısı sayesinde cildinizde yapışkan bir his bırakmaz. Yaz mevsiminde kullanım için idealdir; kolayca uygulanır ve cilt bakımınızı zahmetsiz hale getirir.

Doğal Yaşamın Parçası Olun

Besler Şifa, sadece bir ürün değil, aynı zamanda doğal ve sağlıklı yaşamı destekleyen bir yaşam tarzıdır. Güneş kremimizi kullanarak hem cildinizi hem de çevreyi koruma adına bir adım atabilirsiniz.

Bu yaz, Besler Şifa Güneş Kremi ile cildinizi zararlı kimyasallardan uzak tutarken güneşin tadını çıkarın. Doğanın sunduğu bu saf ve etkili koruma, sizi hem güneşin zararlı etkilerinden koruyacak hem de cildinize hak ettiği bakımı sağlayacak.

Unutmayın, cildiniz sizinle bir ömür boyu! 🌞


........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


© beslersifa.com | Her hakkı sağlıklıdır.
Coded by @suleymancetinx | ile yapılmıştır.