Ad

Genç Lokman Hekimler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Genç Lokman Hekimler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Çeşitlendirmenin Önemi

Günümüz tarımsal gıda sistemleri, sürdürülebilir olmaktan uzak ve mevcut yapılarıyla insanlığa yeterince hizmet etmiyor. Oysa ki, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına ulaşmak için bu sistemlerin dönüştürülmesi şart. Tarımsal gıda sistemleri, yalnızca insanları ve gezegeni beslemekle kalmamalı, aynı zamanda adil geçim kaynaklarını desteklemeli ve dayanıklı ekosistemler inşa etmelidir.

Ne yazık ki, 2021 yılında 53 ülke veya bölgede yaklaşık 193 milyon insan kriz seviyesinde ya da daha vahim boyutlarda gıda güvensizliği yaşadı. Bu, 2020’ye kıyasla 40 milyon kişilik bir artış anlamına geliyor. Üstelik dünya genelinde üç milyar insan sağlıklı beslenmeye erişemiyor; milyonlarca çocuk yetersiz beslenme ile mücadele ederken, obezite oranları da hızla yükseliyor.

Bugün, dünya çapında krizler iç içe geçmiş durumda. Ukrayna’daki savaş, ekonomik durgunluk ve COVID-19’un etkileri, milyonlarca insanı yoksulluğa ve açlığa sürüklüyor. Küçük üreticiler, kadınlar, gençler ve Yerel Halklar, gelir eşitsizliği ve sınırlı erişim nedeniyle en kırılgan gruplar arasında yer alıyor. Gıda güvenliği giderek daha büyük bir sorun haline geliyor.

Artık herkes için uygun fiyatlı, besleyici ve sağlıklı bir beslenme sistemine geçiş hiç olmadığı kadar önemli. Bunu başarmak için tarımsal gıda sistemlerinde acil ve köklü bir dönüşüme ihtiyaç var. Bu dönüşümün temelinde ise çeşitlilik yatıyor.

  • Gıda üretiminde çeşitlilik, verimi artırır, iklim değişikliğine karşı dayanıklılığı güçlendirir, hastalık ve zararlılara karşı direnci artırır, ekolojik performansı iyileştirir ve biyolojik çeşitliliği korur.
  • Hane halkı düzeyinde gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesi, ekonomik şoklara karşı tampon görevi görerek bireylerin refahını artırır.
  • Pazar ve ticarette çeşitlilik, gıda tedarikinin güvence altına alınmasını sağlar.
  • Gıda tedarik zincirinde çeşitlilik, krizlere karşı daha güçlü bir sistem oluşturur.
  • Beslenmede çeşitlilik, sağlıklı ve dengeli bir diyetin temelidir.

Tarımsal gıda sistemlerinde çeşitlendirme, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmenin anahtarıdır. Ancak, üretimde çeşitliliği artırırken sistemin diğer bileşenleriyle olan etkileşimleri de göz önünde bulundurmak gerekir. Bu dönüşüm, bütüncül bir yaklaşımla ele alındığında gerçek anlamda etkili olacaktır.

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 

Doğanın Şifalı Dokunuşları: Doğada ve Balkonlarımızda Yetişen Şifalı Bitkiler

İlkbaharın gelişiyle doğada şifa dolu bitkiler yeşermeye başlıyor. Ballıbabalar ve karahindibalar doğaya ilk renklerini katarken, baharın ilerleyen dönemlerinde papatyalar ve gelincikler bu şölene katılacak. Yaz geldiğinde ise doğa sarı kantaron, adaçayı ve kekik gibi bitkilerle adeta doğanın iyileştirici enerjisini sergileyecek. Doğanın bu harika döngüsünde, balkonlarınızda bile yetiştirebileceğiniz şifalı bitkilerle sağlık ve güzellik dolu bir yaşam mümkün.

Balkonlarınızda Yetiştirebileceğiniz Şifalı Bitkiler

Ev ortamında da sağlıklı yaşamı destekleyecek bitkiler yetiştirmek hiç de zor değil. İşte balkonlarınızda kolayca yetiştirebileceğiniz birkaç şifalı bitki önerisi:

  • Sinir Otu: Soğuk algınlığı ve solunum yolları sorunları için destekleyici bir bitkidir. Balkonunuzda rahatlıkla yetiştirebilirsiniz.
  • Ekinezya: Bağışıklık sistemini güçlendirmesiyle bilinen ekinezya, özellikle soğuk kış aylarına hazırlık için harika bir tercih.
  • İzmir Kekiği: Güçlü aroması ve antibakteriyel özellikleriyle mutfakta da sağlık için kullanılabilir.
  • Tıbbi Papatya: Sakinleştirici etkisiyle bilinen tıbbi papatya, çay olarak tüketildiğinde rahatlatıcı etkiler sunar.
  • Aloe Vera: Cilt yenileyici özellikleriyle tanınan aloe vera, doğal kozmetik ürünlerinizde de kullanabileceğiniz harika bir bitkidir.
  • Itır: Ferah kokusu ile balkonunuza canlılık katar ve bazı böcekleri uzaklaştırır.
  • Mercanköşk: Sindirim sistemini destekleyen mercanköşk, aynı zamanda harika bir doğal baharattır.
  • Aynısafa: Cilt sağlığı için güçlü etkileriyle bilinen aynısafa, doğal merhemlerin en popüler bileşenlerindendir.

Bu bitkilerle balkonunuzda adeta küçük bir şifa bahçesi kurabilirsiniz. Taze, doğal ve sağlıklı bir yaşam için hem kendinize hem de doğaya katkı sağlayabilirsiniz.

Mersin Bitkisi ve Koruyucu Özellikleri

Mersin bitkisi, içerdiği cineol etken maddesi ile son dönemde dikkat çekmektedir. Özellikle solunum yolu enfeksiyonlarına karşı destekleyici etkileriyle bilinen mersin, doğal yaşamı destekleyen şifa dolu bir bitkidir. Yapılan araştırmalarda, bu bitkinin bağışıklık sistemi için faydalı olduğu tespit edilmiş ve özellikle koruyucu etkileri sebebiyle kullanımı artmıştır.

Şifalı Bitkileri Kullanma Yöntemleri: Maserasyon, Demleme ve Kaynatma

Doğal bitkilerin faydalı bileşenlerinden yararlanmanın birkaç temel yöntemi bulunmaktadır:

  • Maserasyon: Bitkinin yağ içinde bekletilmesiyle yapılan bu yöntem, etken maddelerin yavaş yavaş ortaya çıkmasını sağlar. Özellikle cilt sağlığına yönelik doğal yağlar elde etmek için kullanılır.
  • Demleme (İnfizyon): Soğuk veya sıcak demleme yöntemi, bitkilerin etken maddelerini koruyarak çay gibi tüketim şeklinde sağlıklı içecekler hazırlamak için uygundur.
  • Kaynatma: Kök gibi sert bitki kısımlarında kullanılır ve etken maddelerin suya geçmesi sağlanır.

Bu yöntemlerle, bitkilerin etken maddelerinden en verimli şekilde faydalanmak mümkündür. Evde hazırlanan çaylardan cilt bakım ürünlerine kadar birçok doğal çözüm elde edebilirsiniz.

Doğada ve Evde Bitki Yetiştirmenin Önemi

Doğada karşımıza çıkan hayıt, kocayemiş ve meyan kökü gibi bitkiler de son dönemde sağlığa olan faydalarıyla ön plana çıkıyor. Bu bitkiler, doğanın bize sunduğu doğal destek kaynaklarıdır. Besler Şifa olarak, doğanın gücünü ve şifasını evlerimize taşıyarak, sağlıklı yaşamı teşvik etmeyi amaçlıyoruz. Doğada yeşeren bu şifa dolu bitkilerle hem kendi sağlığınızı destekleyebilir hem de doğal yaşamın bir parçası olabilirsiniz.

Doğal ürünler, sağlıklı yaşam ve doğanın iyileştirici gücü için doğanın izini süren şifalı bitkilerle tanışmak için doğaya daha yakın olabilir ve balkonlarınızda minik şifa bahçeleri oluşturabilirsiniz.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Şifa Yolu Güdül'de Festival ve şenlikler

Güdül Doğal Ürünler Pazarı; 

Ankara'nın Güdül ilçesinde yer alan bir açık hava pazarıdır ve yöresel doğal ürünlerin satıldığı bir yerdir. Bu pazarda, Güdül ve çevresinde yetiştirilen sebze, meyve, bakliyat, süt ürünleri, yöresel peynirler, bal ve diğer doğal ürünler satılmaktadır.

Pazar, her hafta cumartesi günleri kurulmaktadır. Güdül halkı ve çevre ilçelerden gelen vatandaşlar, doğal ürünlerini satmak ve satın almak için pazar alanında buluşmaktadır. Güdül Doğal Ürünler Pazarı, hem yöresel lezzetleri tatmak hem de doğal ürünlerin sağlık avantajlarından yararlanmak isteyen ziyaretçiler için ideal bir seçenektir.

Güdül Ankara Keçisi Festivali; 

Güdül Ankara Keçisi Festivali, Ankara'nın Güdül ilçesinde her yıl düzenlenen bir festivaldir ve Güdül'ün yerel keçi ırkı olan Ankara keçisinin tanıtımı ve korunması amaçlanmaktadır. Festival, genellikle Mayıs ayında yapılır ve çevre illerden ve ülkelerden de ziyaretçiler çekmektedir.

Festival kapsamında, Ankara keçileri sergilenir ve keçi yarışmaları düzenlenir. Ayrıca, yöresel lezzetlerin sunulduğu pazarlar, yerel sanatçıların konserleri, geleneksel oyunlar, el sanatları ve halk dansları gösterileri de festivalin parçasıdır.

Güdül Ankara Keçisi Festivali, Güdül halkının yanı sıra Ankara keçisi ırkının korunmasına ve tanıtımına katkıda bulunarak, bölge turizmine de olumlu etkiler sağlamaktadır.

Güdül Üzüm Festivali;

Ankara'nın Güdül ilçesinde her yıl geleneksel olarak düzenlenen bir festivaldir ve Güdül'ün üzüm bağlarının ve yöresel üzüm çeşitlerinin tanıtımı ve kutlaması amaçlanmaktadır. Festival, genellikle Eylül ayının son haftasında yapılır.

Festival kapsamında, Güdül ve çevresinde yetişen üzüm bağları gezilebilir ve yerel üzüm çeşitleri tadılabilir. Ayrıca, üzüm hasadı, şarap yapımı, üzüm kesme, sergiler, konserler ve geleneksel oyunlar da festivalin parçasıdır. Festival ayrıca, çevre illerden ve yurt dışından ziyaretçileri de çekmektedir.

Güdül Üzüm Festivali, Güdül'ün zengin üzüm kültürünü kutlayarak, bölge turizmine katkıda bulunmaktadır. Ayrıca, yerel üzüm çeşitlerinin korunması ve tanıtımına da katkı sağlamaktadır.

Güdülü Kiraz Festivali;

Ankara'nın Güdül ilçesinde her yıl Haziran ayında düzenlenen bir festivaldir ve Güdül'ün kiraz hasadını kutlamak amacıyla yapılmaktadır. Festival, Güdül'ün kiraz yetiştiriciliğiyle ünlenmesine ve yöresel kiraz çeşitlerinin tanıtımına katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.

Festival kapsamında, yöre halkı tarafından yetiştirilen kirazların sergisi yapılır ve kiraz yarışmaları düzenlenir. Ayrıca, konserler, sergiler, geleneksel oyunlar ve çeşitli yarışmalar da festivalin parçasıdır. Ziyaretçiler, yöresel lezzetlerin tadına bakabilir ve kiraz satın alabilirler.

Güdülü Kiraz Festivali, Güdül'ün ekonomisine katkıda bulunurken, aynı zamanda Güdül halkı ve ziyaretçiler için eğlenceli bir etkinlik sunmaktadır. Kiraz hasadı ve üretimi, Güdül ve çevre köylerde önemli bir geçim kaynağı olduğundan, festival aynı zamanda yöre halkının emeklerini kutlamak için de bir fırsat olarak görülmektedir.

Güdül Sorgun Yayla Şenlikleri;

Ankara'nın Güdül ilçesi ve Sorgun Köyü'nde her yıl düzenlenen bir etkinliktir. Festival genellikle Temmuz ayının son haftası veya Ağustos ayının ilk haftasında gerçekleştirilir.

Sorgun Köyü, Güdül'ün yaklaşık 20 km güneyinde yer alan bir köydür ve doğal güzellikleri ile ünlü bir yayla bölgesidir. Festival, bölgenin doğal güzelliklerini ve yöresel kültürünü kutlamayı amaçlamaktadır.

Festival kapsamında, yöresel halk oyunları, müzik ve konserler, yöresel yemekler, el sanatları ve geleneksel oyunlar gibi etkinlikler düzenlenir. Ayrıca, bölgede bulunan doğal güzellikleri keşfetmek için doğa yürüyüşleri, trekking ve bisiklet turları gibi doğa etkinlikleri de yapılmaktadır.

Güdül Sorgun Yayla Şenlikleri, bölge halkı ve ziyaretçiler için keyifli bir etkinlik sunarken, bölgenin doğal ve kültürel değerlerine de dikkat çekmektedir. Yayla şenlikleri, bölge turizmine de katkıda bulunmaktadır.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Nüfusun Yaşlanması: Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşamın Rolü

İnsanlığın karşı karşıya olduğu en önemli ancak en az konuşulan küresel sorunlardan biri, nüfusun yaşlanmasıdır. Bununla birlikte doğurganlığın azalması da bu tabloyu tamamlayan önemli bir faktördür. Singapur Ulusal Üniversitesi ve ABD Columbia Üniversitesi’nin 143 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı bir araştırma, bu konunun boyutlarını çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.

1950 yılında yüksek gelirli bir ülkede doğan bir bebeğin 90 yaşını görme ihtimali yalnızca %4,8 iken, bugün bu oran %26,7’ye ulaşmış durumda. Dahası, 2060 yılı itibarıyla bu oranın %50’ye varması bekleniyor. Ancak bu uzun yaşam süresi, beraberinde bir sorun getiriyor: Yüksek gelir grubundaki ülkeler daha uzun yaşamakla birlikte, bu sürenin önemli bir kısmını “sağlıksız” şekilde geçiriyor.

Peki, yaşlanan nüfusun daha sağlıklı bir yaşam sürmesi için neler yapılabilir? İşte burada bitkisel kozmetik ve doğal yaşam prensipleri devreye giriyor.

Doğal Yaşam ve Sağlıklı Yaşlanma

  1. Cilt Sağlığı için Bitkisel Çözümler:
    Yaşlanma sürecinde cilt elastikiyetini kaybeder ve kırışıklıklar artar. Kimyasal içerikli ürünler cildi geçici olarak desteklese de uzun vadede zarar verebilir. Bunun yerine, argan yağı, iğde çekirdeği yağı ve propolis özleri gibi doğal içeriklerle zenginleştirilmiş bitkisel kozmetik ürünleri, cildin doğal yenilenme sürecini destekler.

  2. Antioksidanlarla Yaşlanmayı Yavaşlatın:
    Antioksidanlar, serbest radikallerle savaşarak hücre yaşlanmasını yavaşlatır. Yeşil çay özleri, üzüm çekirdeği yağı ve nar ekstresi gibi bitkisel içerikler, hem cilt hem de genel sağlık üzerinde olumlu etkiler yaratır.

  3. Doğal Beslenme ve Bağışıklık Destekleyiciler:
    Uzun yaşam süresince sağlıklı kalmanın temeli, dengeli bir beslenme ve güçlü bir bağışıklık sistemidir. Zerdeçal, zencefil, spirulina gibi doğal takviyeler, bağışıklık sistemini desteklerken, yaşlanma sürecinde enerjik kalmaya yardımcı olabilir.

  4. Stresi Azaltan Aromaterapi:
    Uzun yaşamın bir diğer önemli boyutu, ruh sağlığını korumaktır. Lavanta, melisa ve paçuli yağı gibi esansiyel yağlarla yapılan aromaterapi uygulamaları, stresi azaltır, uyku kalitesini artırır ve genel yaşam kalitesini yükseltir.

  5. Doğal Yaşam Alanları ve Fiziksel Aktivite:
    Yaşlanma sürecinde fiziksel aktiviteyi artırmak, sağlıklı kalmanın en etkili yollarından biridir. Doğayla iç içe yaşam alanlarında yapılan hafif yürüyüşler, hem bedensel hem de zihinsel sağlığı destekler.

Sonuç: Sağlıklı ve Uzun Bir Yaşam için Doğal Çözümler

Yaşlanma kaçınılmaz bir süreçtir, ancak bu süreci daha sağlıklı ve kaliteli bir şekilde geçirmek elimizdedir. Doğal kozmetik ürünleri, bitkisel takviyeler ve doğayla uyumlu bir yaşam tarzı, uzun yaşamın sadece bir sayıdan ibaret olmasını önler; aynı zamanda sağlıklı ve mutlu bir yaşamı mümkün kılar.

Unutmayalım: Uzun bir ömrün değeri, sağlıklı geçirilen yıllarla ölçülür. 🌿

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.




Sürdürülebilirlik ve "Batamayacak Kadar Büyük" Tehlikesi

Son yıllarda "sürdürülebilirlik" terimi, genellikle çevreye duyarlı girişimlerle eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Ancak birçok işletmenin sadece çevresel sürdürülebilirlik değil, finansal sürdürülebilirlik konusunda da başarısız olduğu açıktır. Modern ekonomilerde işletmelerin iflas etmesi, piyasa işleyişinin doğal bir parçası olarak kabul edilmelidir. Ancak hükümetlerin bazı şirketleri "batamayacak kadar büyük" olarak tanımlaması, bu döngüde önemli bir sorunu ortaya çıkarmaktadır. Bu kavram, özellikle büyük bankalar, sigorta şirketleri, havayolu firmaları ve otomobil üreticileri gibi dev şirketler için kullanılır. Bu tür işletmelerin mali başarısızlıkları durumunda kamu kaynaklarıyla desteklenmesi, sürdürülebilirlik kavramının özüne zarar vermektedir.

Bu şirketler, "manevi zarar" yaratır; zira iflas etmeyecekleri güvencesiyle daha büyük riskler alarak, tüm sistemi istikrarsızlığa sürüklerler. Hükümetlerin sürekli olarak bu şirketlerin başarısız olmasına engel olmaları, sadece kısa vadeli ekonomik büyümeyi sağlama çabasıdır. Ancak uzun vadede bu yaklaşım, finansal sistemdeki riskleri artırır ve ekonomik krize zemin hazırlar. Geçmişte yaşanan dört büyük ekonomik krizde, yani Latin Amerika borç krizi, ABD tasarruf ve kredi krizi, Asya borç krizi ve son küresel finansal kriz gibi durumlarda, bu büyük şirketlerin rolü büyüktü. Bu krizlerde "batamayacak kadar büyük" şirketlerin finansal kaldıracı, krizin yayılmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur.

Besler Şifa olarak, biz de sürdürülebilirliği sadece çevresel değil, finansal bir sorumluluk olarak görüyoruz. Sürdürülebilir iş modelleri, aşırı büyüme ve risk almaktan ziyade, doğanın kaynaklarına saygı gösteren ve topluma değer katan yaklaşımlarla mümkün olacaktır. Sürdürülebilirlik yolculuğunda, yalnızca kâr odaklı değil, aynı zamanda etik ve çevresel sorumluluk sahibi bir iş yapısı inşa etmek, geleceğe yönelik en güvenilir adımdır.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Ankara'da Ücretsiz Gezilecek Efsane Yerler

Ankara, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra, aileler ve çocuklar için pek çok ücretsiz gezilecek yer sunuyor. Eğer gezmeyi seviyor ve şehri keşfetmek istiyorsanız, bütçenizi zorlamadan harika bir gün geçirmeniz mümkün. İşte Ankara'da ücretsiz olarak gezebileceğiniz en güzel yerlerden bazıları:

1. MTA Tabiat Müzesi

Doğal tarih ve jeolojiyle ilgilenenler için oldukça ilgi çekici bir mekan olan MTA Tabiat Müzesi, yer kabuğunun sırlarını keşfetmek isteyen ziyaretçilerini bekliyor. Müzede, fosillerden minerallere kadar geniş bir koleksiyon bulunuyor. Üstelik giriş tamamen ücretsiz!

2. Altındağ Bebek Kütüphanesi

Çocuklar için mükemmel bir ortam sağlayan Altındağ Bebek Kütüphanesi, minik kitap kurtlarını bekliyor. Bebeklerin gelişimlerini destekleyecek çeşitli kitapların bulunduğu bu kütüphane, hem sakin bir ortam hem de eğitici bir deneyim sunuyor.

3. Altındağ At Maneji ve Macera Parkı

Başkent Millet Bahçesi içinde bulunan Altındağ At Maneji ve Macera Parkı, hem doğayla iç içe olmak hem de farklı aktivitelerle eğlenmek için harika bir tercih. At binme deneyimi ve çeşitli macera parkurlarında vakit geçirmek, ailecek keyifli bir zaman geçirmenizi sağlayacak.

4. Satranç Müzesi (Hamamönü)

Satranç severler için mükemmel bir yer olan Satranç Müzesi, Hamamönü'nde bulunuyor. Farklı satranç takımları ve koleksiyonlarının sergilendiği bu müze, satranç meraklıları için oldukça ilgi çekici bir mekan.

5. Enerji Çocuk Müzesi

MTA Tabiat Müzesi’nin hemen arkasında bulunan Enerji Çocuk Müzesi, çocukların enerji üretimi ve kullanımını eğlenceli bir şekilde öğrenebileceği interaktif sergiler sunuyor. Çocuklar burada eğlenirken öğrenebilirler.

6. Dijital Hayvanat Bahçesi

Teknolojiyi ve doğayı birleştiren Dijital Hayvanat Bahçesi, sanal ortamda bir hayvanat bahçesi deneyimi sunuyor. Bilgisayarlar ve ekranlar aracılığıyla dünyanın farklı köylerinden hayvanları keşfetmek mümkün.

7. Sincan Matematik Müzesi

Matematikle ilgilenen çocuklar ve yetişkinler için harika bir yer olan Sincan Matematik Müzesi, sayılarla ilgili interaktif öğelerle dolu. Bu müze, matematiğin ne kadar eğlenceli olabileceğini gösteriyor.

8. Keçiören Deniz Dünyası

Keçiören’deki Deniz Dünyası, deniz canlılarını yakından görmek isteyenler için harika bir fırsat. Ücretsiz girişle, çocuklar deniz altı dünyasının zenginliğini keşfetme şansı buluyor.

9. Keçiören Ücretsiz Çocuk Lunaparkı

Çocuklar için eğlenceli bir zaman geçirmek isteyen aileler için Keçiören’de bulunan bu lunapark, ücretsiz giriş imkânı sunuyor. Renkli oyuncaklar ve eğlenceli aktivitelerle dolu bir gün geçirebilirsiniz.

10. Altındağ Bilim Merkezi

Başkent Millet Bahçesi içinde bulunan Altındağ Bilim Merkezi, bilimsel keşifler yapmak isteyen küçük yaştaki meraklılar için harika bir mekan. Çeşitli bilimsel deneylerin ve sergilerin yer aldığı bu merkez, çocuklar için eğitici olduğu kadar eğlenceli de.

11. Keçiören Evcil Hayvanlar Parkı

Evcil hayvanlarla vakit geçirmek isteyen çocuklar ve aileler için Keçiören Evcil Hayvanlar Parkı ideal bir seçenek. Farklı evcil hayvanları gözlemleyebilir ve onlarla vakit geçirebilirsiniz.

12. Neşeli Köy (Eskişehir Yolu)

Eskişehir yolu üzerinde bulunan Neşeli Köy, ters ev gibi ilginç yapılarıyla dikkat çekiyor. Ailenizle birlikte eğlenceli bir gün geçirebileceğiniz, keşfe çıkacağınız farklı bir yer.

13. Çocuk Kulübü (Millet Bahçesi)

Millet Bahçesi içinde yer alan Çocuk Kulübü, çocuklar için eğitici ve eğlenceli etkinlikler düzenleyen harika bir yer. Burada çocuklar hem eğlenip hem de yeni beceriler kazanabiliyor.

14. Türk Tarih Müzesi

Türk tarihini daha yakından keşfetmek isteyenler için Türk Tarih Müzesi ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek mükemmel bir kültürel merkezdir. Türkiye’nin tarihine dair zengin koleksiyonları görmek, geçmişe dair derin bir yolculuğa çıkmanızı sağlar.


Ankara'da ücretsiz gezilecek mekanlar, şehri keşfetmek ve hem eğlenmek hem de öğrenmek isteyenler için harika fırsatlar sunuyor. Hem doğayla iç içe olabileceğiniz hem de kültürel birikiminizi artırabileceğiniz bu yerlerde keyifli zamanlar geçirebilirsiniz.

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 


Kültürel Miras ve Geleneksel Ekoloji Bilgisi: Yerel Bilginin Değeri

Besler Şifa- Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam olarak doğal üretim ve sağlıklı yaşam kültürünü teşvik ederken, kültürel mirasın ve geleneksel ekoloji bilgisinin korunması büyük önem taşımaktadır. Özellikle yerel gıda ve bitkisel üretim gibi pratik bilgilerin yaşlı nesillerden öğrenilmesi, sürdürülebilirlik açısından hayati rol oynar. Zira doğadan geçim sağlamak, yerel gıdaları yetiştirmek, işlemek ve doğal yöntemlerle beslenmek ancak nesiller arası bilgi aktarımıyla mümkündür. Bu bilgelik, yerel toplulukların ve yaşlıların doğayla iç içe geliştirdiği eşsiz bir ekolojik mirasın parçasıdır.

Fransız Kamuoyu Araştırma Enstitüsü (IFOP) tarafından 2018 yılında yapılan bir çalışmaya göre Fransızların yüzde seksen biri köy hayatının yaşamak için ideal bir yaşam olduğunu düşünüyor. Diğer yandan kamu hizmetleri, iş ve ulaşım imkanlarının eksikliği nedeniyle köy hayatının 'yaşamak için bir engel teşkil ettiğini' savunulurken Fransızların yüzde 46'sı köy hayatının sosyoekonomik sorunları beraberinde getirdiği dile getirdi.

Toplumların uzun süre boyunca hayatta kalmalarını sağlayan bu bilgi, sadece çevresel değil, aynı zamanda toplumsal sağlığın da teminatıdır. Örneğin, Amerika'nın yerli toplulukları, Paiute kabilesi gibi sazlardan tohum toplayarak yemek yapma veya Pomoların Kaliforniya meşe palamutlarını işleyerek beslenme gelenekleri ile topluluklarının ekolojik mirasını sürdürmüşlerdir. Bu örnekler, sadece birer yemek hazırlama yöntemi değil, aynı zamanda doğa ile olan uyumlu yaşam tarzının bir yansımasıdır.

Bu kültürel zenginliği onurlandırmak, aynı zamanda geleceğe dair bir sorumluluk bilincini de beraberinde getirir. Yerel bilginin kaybolmaması için, yaşlıların tecrübelerine değer vermeli, onların geleneksel yöntemlerini modern hayatımıza adapte etmeliyiz. Sağlıklı bir toplumun anahtarı, sadece fiziksel sağlıkta değil, aynı zamanda yaşlıların bilgeliğinin ve topluma olan katkılarının takdir edilmesindedir. Bu yaklaşım, bizim gibi doğal yaşamı ve bitkisel kozmetiği teşvik eden girişimlerin de kalbinde yer almalıdır.



Gelecek Tohumda

 Tohum, bitki yaşamının başlangıcı ve gelecekteki nesiller için hayati bir kaynaktır. Tohumların önemi çok büyüktür, çünkü:

  1. Bitki Çeşitliliği ve Genetik Kaynaktır: Tohumlar, biyolojik çeşitliliği ve ekosistem sağlığını destekleyen genetik kaynakları taşır.
  2. Gıda Güvencesidir ve Tarım ile Gıda Üretimi İçin Temeldir: Tohumlar, sağlıklı ve sürdürülebilir gıda üretimi için temel öğelerdir.
  3. Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları İçin Temeldir: Sürdürülebilir tarım uygulamalarında tohumların kaliteli ve verimli olması büyük önem taşır.
  4. Dirençli Bitkilerin Yetiştirilmesine Yardımcı Olur: Tohumlar, zorlu çevre koşullarına dayanıklı ve hastalıklara karşı dirençli bitkilerin yetişmesini sağlar.
  5. Tarım Sektörü ve Ticarette Büyük Ekonomik Değere Sahiptir: Tohum sektörü, global tarım ticaretinde önemli bir rol oynar ve ekonomiye katkı sağlar.
  6. Doğal Ekosistemlerin Restore Edilmesine Katkı Sağlar: Tohumlar, ekosistemlerin yeniden sağlıklı hale gelmesine ve doğal dengenin korunmasına yardımcı olur.
  7. Geleneksel Tohumlar, Kültürel ve Tarihi Mirasın Korunmasında Önemli Bir Rol Oynar: Geleneksel tohumlar, halkların kültürel mirasını ve geleneklerini yaşatmak açısından büyük öneme sahiptir.

Tohum elde etme, yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamakla kalmaz, aynı zamanda gelecek nesillerin gıda güvencesini ve doğal kaynaklara erişimini sağlamaktadır. Bu nedenle, tohum elde etme süreçlerinin sürdürülebilir, adil ve bilimsel ilkelerle yönetilmesi büyük bir öneme sahiptir.

Tüm üreticilerimiz, kendi tohumlarını elde etmek ve bir sonraki yıl için tohum hazırlığı yapmak adına şimdiden çalışmalara başlamışlardır.



.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.

Ağız ve Diş Sağlığı İçin Aromaterapi: Doğal Yöntemlerle Sağlıklı Gülüşler

Ağız ve diş sağlığı, genel sağlığımızın en önemli parçalarından biridir. Diş çürükleri, diş eti hastalıkları ve ağız kokusu gibi sorunlar, yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Ancak, ağız bakımını doğal ve bitkisel yöntemlerle desteklemek, sağlıklı bir gülüşe kavuşmanıza yardımcı olabilir. Aromaterapi, doğal yağlar kullanarak hem ağız sağlığını iyileştirebilir hem de diş problemlerine karşı koruma sağlayabilir. İşte, ağız ve diş sağlığınızı iyileştirmek için kullanabileceğiniz bazı doğal aromaterapi yağları ve uygulama önerileri:

1. Karanfil Yağı: Doğal Bir Ağrı Kesici

Karanfil yağı, diş ağrısı ve diş eti iltihaplarıyla mücadelede güçlü bir doğal çözümdür. İçeriğindeki eugenol bileşiği, ağrı kesici özelliklere sahip olup diş eti enfeksiyonlarını yatıştırabilir. Ayrıca, bakterilerle savaşarak ağız içi enfeksiyonları engellemeye yardımcı olur.

Uygulama: Karanfil yağını, bir pamuk parçasına damlatarak ağrılı bölgeye nazikçe uygulayın. 10-15 dakika boyunca bu bölgede tutarak doğal ağrı kesici etkisinden faydalanabilirsiniz. Ancak, karanfil yağı güçlü bir içerik olduğundan, çok fazla kullanmamaya özen gösterin.

2. Nane Yağı: Ferahlatıcı ve Antiseptik Özellikler

Nane yağı, ağız sağlığı için oldukça faydalıdır. Antiseptik özellikleri sayesinde ağız içindeki bakterileri temizler ve nefesi taze tutar. Diş eti sağlığını destekleyerek, iltihaplanma ve enfeksiyonların önüne geçebilir. Ayrıca, nane yağı ağız kokusunu gidermede etkili bir çözümdür.

Uygulama: Nane yağını bir pamuk yardımıyla doğrudan diş etlerinize uygulayabilirsiniz. Uygulama sonrasında ağızda ferah bir etki hissedeceksiniz. Nane yağı, aynı zamanda doğal bir ağız gargarası olarak da kullanılabilir.

3. Hindistan Cevizi Yağı: Doğal Bir Ağız Temizleyici

Hindistan cevizi yağı, ağız bakımında çok yönlü faydalar sunan bir diğer doğal yağdır. Antibakteriyel özelliklere sahip olan hindistan cevizi yağı, dişleri temizler, diş eti iltihaplarını azaltır ve ağızda oluşabilecek kötü kokuları engeller. Ayrıca, "oil pulling" (yağ çekme) tekniğiyle ağız sağlığını iyileştirebilirsiniz.

Uygulama: Hindistan cevizi yağını ağızda 10-15 dakika boyunca çiğneyin. Bu işlem, dişlerdeki kirleri ve bakterileri yok ederken, diş etlerinizi de güçlendirebilir. Ayrıca, ağızda ferah bir tat bırakır ve ağız hijyenini artırır.

Sonuç: Doğal ve Etkili Ağız Bakımı

Aromaterapi, ağız ve diş sağlığını desteklemek için doğal ve etkili bir yol sunar. Karanfil, nane ve hindistan cevizi yağı gibi doğal yağlar, düzenli kullanımda ağrıları hafifletir, diş etlerini güçlendirir ve ağız kokusunu giderir. Ancak, bu yöntemlerin sadece destekleyici tedavi olduğunu unutmamak önemlidir. Diş hekimi kontrollerinizi aksatmadan, bu doğal yöntemleri günlük ağız bakım rutininize dahil edebilirsiniz.

Sağlıklı bir gülüş için doğanın gücünden faydalanın!

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 

Isparta'nın Doğasından Gelen Saflık: Gül Mayası ve Lavanta Ürünlerimiz

Doğanın en özel hediyelerinden biri olan gül ve lavanta, geleneksel yöntemlerle işlenerek eşsiz ürünlere dönüşüyor. Isparta’daki üretim tesisimizde, geleneksel buhar distilasyonu yöntemiyle gül suyu (Gül Mayası) ve lavanta suyu elde ediyoruz. Saf, katkısız ve doğal yöntemlerle ürettiğimiz bu ürünler, hem yurtiçinde hem de yurtdışında büyük ilgi görüyor.

Besler Şifa- Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünleri olarak üretime devam ediyoruz.

Gül Mayası: Buhar Distilasyonuyla Saflık ve Doğallık

Üretim sürecimizde, geleneksel yöntemlere sadık kalarak buhar distilasyonu kullanıyoruz. Bu yöntem sayesinde:

  • Güller büyük bakır kazanlarda işlenir.
  • Buhar yöntemiyle, yağından ayrışmamış saf gül suyu elde edilir.
  • Kazan temizliği ve hijyen standartlarına titizlikle uyulur, ürünlerimiz tamamen doğal ve katkısız kalır.

Gül Mayası, içerdiği doğal bileşenler sayesinde cildi besler, ferahlatır ve güzelleştirir. Gül ürünlerimizde yüksek kaliteli Rosa damascena kullanarak en saf esansları sunuyoruz.

Lavanta Ürünlerimiz: Saf Lavandula Angustifolia Özleri

Sadece gülde değil, lavanta üretiminde de en yüksek kaliteyi hedefliyoruz. Özellikle Lavandula angustifolia türünden elde ettiğimiz:

  • Lavanta suyu: Cilt bakımında rahatlatıcı ve dengeleyici etkilere sahiptir.
  • Lavanta yağı: Aromaterapi, cilt ve saç bakımı için ideal bir esansiyel yağdır.

Lavanta ve gül ürünlerimiz, doğal güzelliğin ve aromaterapinin en saf halini sunarak, hem toptan hem de perakende satışa uygundur. Türkiye’den dünyaya doğallığı ve kaliteyi ulaştırmaya devam ediyoruz. 



Ekoturizm ve Türkiye'nin en iyi ekoturizm rotaları

Savaş için ordunun sefer yapması yada savaş için bilgi toplamak, dini amaçlı hac programının yapılması ve keşifle ekonomik arayışlar için yapılan seyahatler kendini keyif için yada yaşamın bir ihtiyacı olarak addedilmesinden bugüne seyahat etmenin önemi gittikçe arttırıyor. 

Dünyada aşırı kalabalıklardan ve rahatsızlık veren ortamlardan kaçma isteği, ulaşımda nispeten ödenebilir fiyatların oluşması ve hava yolları rotalarının artmasıyla birlikte çok sayıda doğasever, huzur ve bozulmamış güzellikler aramaya başlamış ve bunun sonucunda 1970’li yılların sonları ve 1980’li yılların ortalarında ekoturizm olarak bilinen yeni bir alan şekillenmiştir. 2001 yılında Avusturya’nın Salzburg kentinde gerçekleşen Dağlık Bölgelerde Ekoturizm Konferansı ekolojik turizm açısından önemlidir. Ekoturizme çoğu kez yanlış perspektiflerle bakılması bu konferansın sonuç bildirgesinde yapılan önemli tespitlerden birisidir.

Turizm dünya ekonomisini besliyor

BM raporuna turizm sektörü, dünyadaki tüm gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 10'una, küresel ticaretin yüzde 7'sine ve her 10 istihdamdan birine tekabül ediyor. Dünya turizm sektörü, dünyadaki tüm gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 10'una tekabül ederek, küresel ekonomiye katkı sağlıyor. Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Turizm Örgütünün (UNWTO) 1979 yılında İspanya'nın Torremolinos şehrinde düzenlediği toplantıda aldığı kararla 1980 yılından bu yana her yıl 27 Eylül "Dünya Turizm Günü" olarak kutlanıyor.

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) 2002 yılını “ekolojik turizm yılı” ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) da aynı yılı “dağlar yılı” olarak ilan etmiştir. Ekoturizmin geliştirilmesine yönelik olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı çalışmalar yürütmektedir. Bunun yanı sıra, ekolojik turizmin gelişimine yönelik olarak İstanbul’da kurulan Ekoturizm Derneği faaliyet göstermektedir. Atak Projesi, Mavi Bayrak Projesi, Yayla Turizmi Projesi, Dağ-Doğa Yürüyüşü Projesi, Akarsu Turizmi Projesi, Bisiklet Tur Güzergahlarının Geliştirilmesi Projesi, Atlı-Doğa Yürüyüşü Projesi, Mağara Turizmi Projesi, sportif olta balıkçılığı, kuş gözlemciliği, botanik turizmi ve av turizmi Türkiye’de gerçekleştirilen başlıca ekolojik turizme yönelik girişimlerdir.


OGM Ekoturizm Destinasyonlar
ı

Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen ekoturizm rotaları, Türkiye'nin doğal güzelliklerinin korunması ve sürdürülebilir turizmin teşvik edilmesi amacıyla belirlenen rotalardır. Bu rotalar, ülkemizin farklı bölgelerinde yer alan milli parklar, doğal sit alanları ve benzeri korunan alanları kapsar.

Ekoturizm rotaları, doğayı keşfetmek, doğal yaşamı gözlemlemek, yerel kültürleri tanımak ve çevrenin korunması konularında farkındalık oluşturmak için tasarlanmıştır. Aynı zamanda, bu rotalar yerli ve yabancı turistlerin doğa turizmi faaliyetlerini gerçekleştirebilecekleri güvenli ve özel bölgeler olarak hizmet vermektedir.

Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen ekoturizm rotaları, ülkemizin farklı bölgelerinde yer alan 42 adet milli park, 15 adet tabiat parkı ve 8 adet doğal sit alanını kapsamaktadır. Bu rotalar, çeşitli doğa aktiviteleri yapmak isteyen ziyaretçiler için yürüyüş rotaları, bisiklet parkurları, kano rotaları, dağcılık rotaları gibi farklı seçenekler sunmaktadır.

Bu ekoturizm rotaları, doğal kaynaklarımızın korunmasına katkı sağlamakla birlikte, çevre dostu turizmin teşvik edilmesine de yardımcı olmaktadır. Ayrıca, ziyaretçilerin yerel ekonomiye katkı sağlamaları ve bölgenin sosyo-ekonomik gelişimine destek olmaları da hedeflenmektedir.

Ekoturizm dünyada Brezilya, Ekvador ve Madagaskar gibi ülkelerde, özellikle insan yerleşiminin şehirlere göre daha az olduğu yerel bölgelerde uygulanıyor. Amerika’da bulunan Ithaca Ekoköyü, İskoçya’daki Findhorn Ekoköyü ve Almanya’daki Oekodorf Sieben Linden Ekoköyü bulunduğu ve diğer yandan Kuyucak Lavantaköyü, Birgi, Nazarköy, Cumalıkızık, GüneşköyDemirci- Karaoklar gibi yerlerin ülkemizde bilindiğini hatırlatalım.

Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü ekoturizmle ilgili çalışmalara 2017’de başladı. Hazırlanan Ekoturizm Eylem Planı’yla Türkiye’nin dört bir yanında ekoturizm alanları belirlendi. Şu ana kadar planlanan 70 ekoturizm rotasından 37’si ziyarete açıldı. Diğer rotalar için çalışmalar devam ettiği bilinmektedir. Ormanlar hakkında bilinçlendirmeyi, doğa ve orman sevgisini artırmayı ve orman köylüsüne katkı sağlamayı amaçlayan ekoturizm alanları buna uygun olarak hazırlanıyor. Dinlenme alanları, seyir terasları, yönlendirme ve bilgilendirme tabelaları, ahşap basit köprüler gibi kalıcı olmayan yapı ve tesisler yapılarak alanların çevresi ile beraber cazibe merkezi haline getirilmesi sağlanıyor. Ekoturizm rotalarında ziyaretçiler için bisiklet yolu, koşu parkı, sosyal tesisler, çocuk oyun alanları, manzara seyir terasları hatta çadırlı kamp alanları gibi pek çok olanak var. Bu alanlar, doğa turizminin yanı sıra fotoğrafçılık, kampçılık, bilimsel tur ve doğa sporları gibi aktiviteler yapılabiliyor[1].

1.     Eskişehir Şehir Ormanı Ekoturizm Alanı

2.     İstanbul Büyük Ada Ekoturizm Alanı

3.     Şehzadeler Yolu Ekoturizm Alanı,

4.     Eski Köyceğiz ve Kavakarası Sığla Ekoturizm Alanı,

5.     Termal Yatakkaya Şelalesi Ekoturizm Alanı,

6.     Bursa Oylat Şelalesi Ekoturizm Alanı,

7.     Muğla Çandır Ekoturizm Alanı,

8.     Yenice Gökçetepe Yaylası Ekoturizm Alanı,

9.     Kahramanmaraş Başkonuş Yaylası Ekoturizm Alanı,

10.  Kütahya Domaniç Göç Yolu Ekoturizm Alanı,

11.  Zonguldak Ulukaya Ekoturizm Alanı,

12.  Adana - Aladağ Ekoturizm Alanı,

 

Türkiye'nin en iyi ekoturizm rotaları;[2]

1.     Ataol Tatil Çiftliği- Bozcaada Çanakkale,

2.     Belentepe Permakültür Çiftliği- Uludağ Bursa,

3.     Hızır Kamp Kazaları- Edremit Balıkesir,

4.     Jade Çiftliği- Maksudiye Sakarya,

5.     Kapor Organik Çiftlik Evi- Avanos Nevşehir,

6.     Narköy Ekolojik Oteli- Kocaeli,

7.     Pastoral Vadi Ekolojik Yaşam Çiftliği- Fethiye Muğla,

8.     Yenice Vadi Doğal Yaşam Köyü- Ula Muğla,

9.     Öğe İğne Ada Ekolojik Yaşam Çiftliği - Demirköy Kırklareli,

10.  Vadi Alaçatı- Çeşme İzmir,

11.  Babakamp- Fethiye Muğla,

12.  Tatuta Ekoloji Çiftlikleri.



[2] Ekolojik rotalar; https://www.uplifers.com/turkiyenin-en-iyi-ekoturizm-rotalari-dogaya-ve-ekolojik-dengeye-saygili-bir-tatil-mumkun/

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.

KOZMETİKTE ARGE VE AKADEMİ

Kozmetik sektöründe bilimsel gelişmelerin hız kazanması, lisansüstü akademik çalışmaların ve araştırma merkezlerinin önemini artırmaktadır. Kozmetik bilimleri, kimya, biyoteknoloji, dermatoloji ve farmasötik alanlarla iç içe bir disiplin olup, ürün güvenliği, etkinliği ve yenilikçi formülasyonlar açısından akademik bilgiye dayalı çalışmaları gerektirir. Üniversitelerde sunulan yüksek lisans ve doktora programları, öğrencilere kozmetik kimyası, dermatokozmetik, biyoteknoloji ve sürdürülebilir üretim gibi alanlarda uzmanlaşma imkânı sunarak sektöre bilimsel bakış açısıyla katkıda bulunmalarını sağlar.

Uluslararası kozmetik araştırmaları alanında, Society of Cosmetic Chemists (SCC), International Federation of Societies of Cosmetic Chemists (IFSCC) ve European Federation for Cosmetic Science (EFCS) gibi önde gelen kurum ve kuruluşlar, sektörün ihtiyaç duyduğu bilimsel bilgi ve yenilikçi uygulamaların geliştirilmesine yönelik eğitim programları, seminerler ve projeler düzenlemektedir. Bu kurumlar, kozmetik ürünlerin formülasyonundan başlayarak, güvenlik ve etkinlik testlerine kadar pek çok aşamada, uluslararası standartlara uygun laboratuvar tekniklerinin ve araştırma yöntemlerinin paylaşılmasını sağlamaktadır. Katılımcılar bu eğitim programları sayesinde, kozmetik kimyası, biyoteknoloji, ürün inovasyonu ve kalite kontrol gibi konularda güncel bilgileri edinirken, pratik deneyimler kazanarak sektörel uzmanlıklarını artırma fırsatı bulurlar. Böylece, bu tür uluslararası platformlar, ülkeler arasında bilgi transferini hızlandırarak, küresel kozmetik endüstrisinin gelişimine ve rekabet gücünün artmasına katkıda bulunmaktadır.

UNIDO, "Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü"nün kısaltmasıdır. UNIDO, teknoloji transferi, kapasite geliştirme, inovasyon ve çevre koruması gibi alanlarda programlar yürütür; üye ülkelerin sanayi sektörünü modernize ederek daha rekabetçi hale gelmelerine yardımcı olur.

ICS- İtalya ise genellikle "Uluslararası Bilim ve Yüksek Teknoloji Merkezi" olarak adlandırılır. Tıbbi ve aromatik bitkiler gibi alanlarda yürütülen araştırmalarla, gelişmekte olan ülkelerin bilimsel kapasitesini artırmayı, yenilikçi teknolojilerin uygulanmasını teşvik etmeyi ve uluslararası işbirliğini güçlendirmeyi hedefler.

Teknikler üzerinde çalışmak

Distilasyon, bir sıvının diğerinden daha düşük bir kaynama noktasına sahip olan bileşiklerin ayrılması için kullanılır. Bu süreçle, sıvı karışımları verimli bir şekilde ayrıştırılabilir. Fraksiyonlama benzeri bir süreçle, bu bileşenler uygun sıcaklıklarda fraksiyonlanır. Ekstraksiyon, karışık bir sıvının farklı çözücüler içinde farklı oranda çözülmesi ile gerçekleştirilen bir ayrım sürecidir. Bu yöntemler, ticari ölçekli tasarımlar için kullanıldığında, maliyet-etkin ve sürdürülebilir çözümler sunar.

Ticari ölçekli distilasyon, fraksiyonlama ve ekstraksiyon sistemleri, kimya ve petrokimya endüstrisinin ayrışma tekniklerini içeriyor. Bu süreçler, mühendislik ilkeleriyle enerji verimliliği ve ürün kalitesi açısından optimize ediliyor.

Ticari ölçekli distilasyon, fraksiyonlama ve ekstraksiyon sistemlerinin tasarımı, endüstriyel üretimde farklı bileşenlerin ayrıştırılması için kullanılan temel ayırma yöntemlerinin mühendislik prensipleri doğrultusunda planlanması anlamına gelir. Distilasyon, karışımın ısıtılarak bileşenlerinin kaynama noktalarına göre buharlaştırılıp, daha sonra yoğuşturulması yoluyla ayrılmasını sağlayan bir yöntemdir. Fraksiyonlama ise, distilasyon sürecinde elde edilen buharın farklı kesimlere ayrılması ile belirli bileşenlerin izole edilmesini hedefler; özellikle karmaşık karışımlarda, ürünlerin kalitesini artırmak için kullanılır. Ekstraksiyon sistemi ise, iki farklı sıvı faz arasında, çözücü yardımıyla istenen bileşenin seçici olarak ayrılması prensibine dayanır. Bu sistemlerin tasarımında, proses verimliliği, enerji tüketimi, işletme maliyetleri ve ürün kalitesi gibi faktörler göz önünde bulundurularak, optimal performansın sağlanması hedeflenir.

 

Üniversiteler bünyesinde araştırma merkezleri

Araştırma merkezleri, kozmetik ürünlerin etkinlik ve güvenlik testlerini yaparak, sektördeki kalite standartlarının yükselmesine katkıda bulunur. Bu merkezlerde yürütülen çalışmalar, yeni bileşenlerin keşfedilmesini, bitkisel ve doğal hammaddelerin etkinliğinin analiz edilmesini ve inovatif formüllerin geliştirilmesini sağlar. Aynı zamanda, sürdürülebilir ve çevre dostu üretim yöntemleri konusunda yapılan araştırmalar, kozmetik sektörünün ekolojik etkisini azaltmada kritik bir rol oynar. Akademik araştırmaların desteklenmesi, hem tüketici sağlığını koruma hem de sektörde rekabet avantajı sağlama açısından büyük önem taşımaktadır.

1.      Anadolu Üniversitesi, Bitki, İlaç ve Bilimsel Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (AÜBİBAM)- https://aubibam.anadolu.edu.tr/

2.      Ankara Üniversitesi- Farmasötik Teknoloji Anabilim Dalı Lisansüstü programı ve  Kozmetoloji Yüksek Lisans programı- https://www.ankara.edu.tr/programlar/3/902/3425-1044

3.      Yeditepe Üniversitesi Kozmetik Araştırma ve Üretim Birimi

4.      Süleyman Demirel Üniversitesi Doğal Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi- https://sudum.sdu.edu.tr/tr/

5.     
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi
/Kozmetik Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi

6.      Kozmetik Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi- https://kozmer.mu.edu.tr/

7.      Bioarge Bitkisel Kozmetik Araştırma Geliştirme Mühendislik A.Ş.- http://www.bioarge.com

8.      Necmettin Erbakan Üniversitesi, Tıbbi ve Kozmetik Bitkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü- https://www.erbakan.edu.tr/tr/birim/tibbi-ve-kometik-bitkiler-uam

9.      Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Kozmetik Uygulama ve Araştırma Merkezi (MAKÜ KOZAM)- https://kozam.mehmetakif.edu.tr/tr

10.   Gaziantep Üniversitesi- Fitoterapi Ve Tıbbi Aromatik Bitkiler Uygulama Ve Araştırma Merkezi- https://fitotabaum.gantep.edu.tr/index.php

11.   Altınbaş Üniveritesi Doğal Ürünler AR-GE Merkezi (DÜAGEM)- https://altinbas.edu.tr/arastirma/uygulama-ve-arastirma-merkezleri/dogal-urunler-ar-ge-merkezi-duagem/main.web

12.   IÜC- Farmasötik ve Kozmetik Ürün Araştırma ve Geliştirme Laboratuvarı

 

Yüksek Lisans Dersleri

Üniversiteler ve araştırma merkezleri, kozmetik endüstrisinin bilimsel temellerle gelişmesini sağlayarak sektördeki bilgi birikimini artırır. Bilimsel eğitim alan uzmanların yetişmesi, sadece akademik dünyada değil, aynı zamanda kozmetik firmalarının Ar-Ge departmanlarında da önemli bir rol oynar. Akademik çalışmalar sayesinde geliştirilen yeni nesil kozmetik ürünleri, hem cilt sağlığını destekleyen hem de etik ve çevresel kaygıları gözeten çözümler sunarak sektörde fark yaratır. Bu nedenle, lisansüstü eğitim programları ve araştırma birimleri, kozmetik alanında bilimsel ilerlemelerin devamlılığını sağlayarak yenilikçi ve güvenilir ürünlerin geliştirilmesine öncülük etmektedir.

Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ne Bağlı İlaç ve Kozmetik Araştırma, Geliştirme ve Kalite Kontrol Laboratuvarı bir fırsat olabilir. Burada; Aerosol Teknolojisi Ve Uygulamaları, Aerosol Teknolojisi Ve Uygulamaları (Uygulama), Araştırma Yöntemleri, Biyoistatistik Uygulamaları‐I, Biyoistatistik‐I, Çok Fazlı Sistemler‐I (Yüzey Kimyası Ve Kolloidler) (Uygulama), Deriden Emilme Ve Yarıkatı İlaç Şekilleri Teknolojisi, Kozmetik I, Kozmetik I (Uygulama), Kozmetik II, Kozmetik Kalite Kontrol İşlemleri, Kozmetik Mikrobiyolojisi, Kozmetik Mikrobiyolojisi (Uygulama), Kozmetik Preparatlar Ve Deriden Emilme, Kozmetik Preparatlarda Stabilite, Kozmetik Preparatlarda Stabilite (Uygulama), Kozmetik Preparatların Değerlendirilmesinde Aletli Analiz Yöntemleri, Kozmetik Preparatların Değerlendirilmesinde Aletli Analiz Yöntemleri (Uygulama), Kozmetik Taşıyıcı Sistemler, Kozmetik Taşıyıcı Sistemler (Uygulama), Kozmetik‐II (Uygulama), Kozmetiklerde Bilgisayar Uygulamaları, Kozmetiklerde Kalite Güvenliği, Kozmetiklerde Kullanılan Koruyucular, Kozmetiklerle İlgili Mevzuat, Kozmetolojide Yüzey Kimyası Ve Kolloid Teknolojisi.” dersleri verilir.

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 

 


© beslersifa.com | Her hakkı sağlıklıdır.
Coded by @suleymancetinx | ile yapılmıştır.