Ad

Sakinşehir Güdül Şifa Yolu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sakinşehir Güdül Şifa Yolu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

HDL DÜŞÜKLÜĞÜ nasıl yükseltilir ?

Trigliserit yüksekliği, kanın adeta krema kıvamında dolaşmasına neden olabilir. Bu durum özellikle HDL (iyi kolesterol) seviyesinin düşük olduğu kişilerde daha sık görülür. Tok karnına aşırı meyve tüketimi —hurma hariç—, doymuş yağ ağırlıklı beslenme, paketli gıdalar ve fast food tüketimi damar yapısını olumsuz etkiler. Tüm bu etkenler birlikte değerlendirildiğinde, damarlarda yoğun ve sağlıksız bir kan akışı ortaya çıkar; bu da kalp-damar sağlığı açısından ciddi riskler doğurur.

🟥MEKANİZMA

💧Yediğimiz besinlerin yağlı kısımları var. (Trigliserit =TAG) İste et,süt, pirinç pilavı yaoarken koyduğumuz tereyağı, bazı sebze ve meyveler vs..

💧Bunlar nerede sindirilir ; ınce bagirsakta. Oraya kadar geldi ve kana almamiz lazim..bunları ŞİLOMİKRON denilen molekullerle içeriye alacaz. 

💧İnce bagirsakta MTTP geni tarafindan APO B-48 proteini ile besinle betaber aldığımız TAG (Trigliserit) birlesir. Bu birleşmiş yapının adı ➖️ŞİLOMİKRON➖️

💧Ama henüz olgunlaşmamış, ERGEN bir ŞİLOMİKRON...Üstünde Trigliseritlerle kanda dolaşıyor.

🩸Kanda öyle serseri gibi gezerken mübarek,nur yüzlü biri ile karşılaşıyor...➖️HDL➖️

⭐️HDL bir Lipoproteindir...Uzerinde az miktarda yağ, yoğun sekilde protein olan bir molekül...ÜZERİNDE

🔸️APO A-1, A2,  APO D-1 ,API C-1 2,3 ne kadar APO varsa üstünde taşır.

🩸Kanda ergen ergen dolaşan ŞİLOMİKRON diyor ki ; HDL abi sen yetkili mübarek bir abimize benziyorsun, bana şu APO 'lardan biraz verir misin?

🩸Mübarek HDL tutup APO C-1, C-2, C-3 ve APO E proteinlerini ergen ŞİLOMİKRON'a veriyor...Bizim ergen olgunlaştı..Ama uzerinde yiyeceklerden aldığı TAG'lar (Trigliserit) var. Bunlardan kurtulması lazım 

🩸Damar endotelindeki LPL (Lipoprotein Lipaz) enzimine HDL 'den aldığı APO C-2 ile dokunuyor.

⭐️Adı üstünde LİPAZ...yani parçalayan bir sey bu LPL..

⭐️Ve dikkat edersenuz damar endotelinde bulunur.. Endotel hasara ve tamirine çok onem vermenin bir nedenide bu...hasar varsa LPL az.

🩸APO C-2 dokununca LPL gidip ŞİLOMİKRON daki TAG'ları parçalıyor.

🩸Parçalanınca Trigliseritlerin (TAG'lar) parçalanmış hali kanda dolaşıyor...

⭐️Trigliserit = 3 yağ asiti + 1 gliserol

🩸Bu 3 tane yağ asiti albümüne baglanir. Kalbe gider, kaslara gider, yağ dokulara gider, karacigere gider.

📢SORU : Yağ asiti fazla olur ve albümin;  kalbe, ya da kaslara fazla yağ asiti taşırsa ne olur ?

➖️Kalpte yağlanir,kaslarda. .Fazla Trigliserit zararlidir.

🩸ŞİLOMİKRON üzerindeki yağ asitleri parçalanınca HDL' ye diyor ki ; Sayın abim çok teşekkür ederim her şey için,  Benim bu APO C ' lerle işim kalmadı, onları sana geriye versem ana APO E kalsa olur mu? 

➖️Iyilik timsali HDL : Olur kardeş diyor ve APO C 'leri geri alıyor.

🩸 ŞİLOMİKRON  "APO E" 'yi niye vermedi...Çünkü o onun karacigere giriş bileti...Kandaki molekülleri köyü karaciger...eninde sonunda oraya giderler.

🩸Küçülen ŞİLOMİKRON gidip APO E ile karacigerin kapısını çalıyor ve kapı açılıp içeriye giriyor...Orda metabolize oluyor.

1️⃣➖️  Eğer kanda HDL seviyeniz düşükse ŞİLOMİKRON' a gereken APO C ve APO  E verme kapasiteniz düşer...ŞİLOMİKRON üzerinde TAG'lar ile kanda kalir

2️⃣➖️ Eğer damar endotelleri hasarlı ise LPL sayınız düşer ve ŞİLOMİKRON yine kanda kalir (Serbest radikaller, oksidasyon, alkol, sigara, bazıilaçlar/ aşılar vs endotel hasar yapar), 

3️⃣➖️  Doymuş yağlar, aşırı yağlı beslenme,  Fast food türü beslenme, paketli gıdalar ŞİLOMİKRON'la taşınan yağ miktarını artırır ve kanda yağ asiti enflasyonu oluşur 

4️⃣➖️ Mekanizması farkli olmakla beraber (bunu daha once yazdim) Fazla meyve tüketimi,  hele ki tok karna meyve tuketimj TRİGLİSERİT miktarını yukseltir

5️⃣➖️ Aşırı gecirgen bagirsak sendromu varsa hem ŞİLOMİKRON, hem yağ geçişi, hem toksin, LPS ,Ağır metal gibi istenmeyen maddelerle ilgili problem yaşanır..

👆Buraya kadarı yiyeceklerle alinan ve karaciğere gidene kadar olan kisim. Bunun adı  TİP-1 HİPERLİPİDEMİ..

Bundan sonrası TİP-2 HİPERLİPİDEMİ ve apayrı mevzu onu tekrar yazacam

🟢 YAPİLACAKLAR :

1️⃣➖️ Aşırı yağlı beslenmeyi (özellikle 

1️⃣➖️ Aşırı yağlı beslenmeyi (özellikle

🔸️Ayçiçek, mısır ,pamuk,palm yağı yerine

➖️Fındık yağı, zeytinyağı tercih edilmeli

🔸️Margarinden net uzak olunmalı.  Hayvansal yağlar müthiş faydalıdır ama faydali diye abartilirsa Trigliserit yükselir 

2️⃣➖️ Antioksidan beslenme,  gerekirse disardan takviye alma ( Glutatyon, Resveratrol, R-Lipoik asit) ile serbest radikaller onlenmeli. Endotel hasarları onarmak için Hesperidin kullaniminida daha once yazmistim. Bu Ayrica LPL aktivasyonunu artırır.

3️⃣➖️ Alıç sirkesi, kusburnu çekirdeği tozu gibi hormon duyarli lipazi aktive eden bitkisel yontemler kullsnilmali

4️⃣➖️Omega-3 HDL miktarını artirmada onemlidir. EPA/DHA formu olmak kaydiyla Omega-3 kullanilmali. (Soran olur sikdiden yazayim bitkilerde (ceviz,keten tohumu vs) EPA/DHA formu bulunmaz. Onkar ALA formu Omega-3...

5️⃣➖️Tok karna meyve yemek, aç olsakta fazla meyve tuketimi fruktoz sebebi ile TRİGLİSERİT yukseltir ve bu da HDL sayısını düşürür.  Meyve sagliktir diyerek abanmamali...

6️⃣➖️Bagirsaklariniz sizin her şeyiniz...orada ki en ufak hasar, fazla fecirgenlik, toksin ve ağır metal geçişi otoimmün hastalıklar dahil bir çok soruna neden olur. 

🔸️Bunun için bentonit kil, antioksidanlar, diyet, GEREKTİĞİ zaman probiyotik kullanımı (probiyotik her zaman kullanılmaz) ile ilgili uzun flood yazmistim zaten

🔸️Bağırsaklarinizi mutlaka sağlıkli tutmalisiniz 

✅️HURMA..

⭐️ Çok Mükemmel bir meyve...

Randomize çalışma yapılmış (en alta çalışmayı atarim)

🩸%70 oranında şeker içeren bir meyve AMA; "kan glikoz ve HbA1c seviyesini yükseltmiyor" ( Günde 60 gram = 3 büyük hurma)

🩸 LDL düşürüp, iyi kolesterol olan HDL 'yi artırıyor.

Zihinsel reaksiyonlar, hafıza pozitif yönde artıyor.

(Günlük 60 gram = 3 büyük hurma)

🟣  39 erkek 61 kadın olmak üzere 100 tip-2 diyabetli hasta üzerinde çalışma yapılıyor.

🔶️Denekler 2 gruba ayrılıyor ve bir gruba 16 hafta (4 ay) boyunca günlük 3 hurma veriliyor

🔶️Anlamlı şekilde LDL kolesterol düşüyor, HDL kolesterol artıyor 

🔶️HbA1c düzeyi artmıyor....kan glikoz seviyesi yukselmiyor...

👆 Bunlarin nedeni hurmada bulunan polifenoller ve ALLULOZ isimli molekül...

⭐️Alluloz Tip-2 diyabet ilanlarında da kullanılan bir molekul...

⭐️Günde 3 ya da 5 hurma yemek bu etkileri elde etkek için yeterli... yararlı diye oturup 1 kilo hurma yememeli...

▶️▶️ Eğer bir şey ilaç gibi etki ediyorsa mutlaka dozu olmaki. Bu kimyasal ilacta olsa, bitkisel kürde olsa boyledir. İlacı zehirden ayiran dozudur..Abartmamak gerek...

🔴 SONUÇ:

Hayvansal yağların tamamen kötülenmesi de, aşırı övülmesi de ezberciliktir. Hayat dengeler üzerine kurulu olduğu gibi, beslenme de denge gerektirir.

🔸️Hayvansal yağlar faydalıdır ancak ölçülü tüketilmelidir. Fazla tüketildiğinde trigliserit seviyelerini yükseltebilir.

🔸️Bu durum meyveler için de geçerlidir.

🔹️Tükettiğimiz sebzeler, meyveler, tavuk ve hatta balık artık eskisi gibi besleyici değil. Vitamin ve mineral içeriği azaldığı gibi, pestisitler nedeniyle toksik maddeler içerebiliyor.

⭐️"Meyvelerin vitamini kabuğundadır" dönemi artık kapandı. Özellikle pestisit kalıntıları nedeniyle meyvelerin kabuğu soyularak tüketilmelidir.

⭐️Dip balıkları tüketilmemelidir. Sanayileşmenin artmasıyla birlikte bu balıklar ağır metallerle daha fazla kirlenmektedir.

🔸️Egzersiz, HDL seviyesini doğrudan artırmaz. Ancak vücuda alınan yağlar yakıldığı için serbest HDL miktarı yükselir.

🔸️HDL seviyesini artırmak için:
✅ Düzenli ve dengeli beslenme
✅ Antioksidan ağırlıklı beslenme
✅ Omega-3 tüketimi
✅ Stresten uzak durma
✅ Endotel hasarlarını önleme
✅ Gece tok yatmama
✅ İnsülin direncini engelleme gibi faktörlere dikkat edilmelidir.


........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 

Besler Şifa Güneş Kremi Yazın Vazgeçilmezi

Yaz aylarında cildimizi güneşin zararlı etkilerinden korumak bir zorunluluk. Ancak, güneş kremi seçerken sadece koruma faktörüne değil, cildimize dost bir içeriğe de dikkat etmeliyiz. Besler Şifa Güneş Kremi, doğal içerikleri ve cilde zarar verebilecek maddelerden arındırılmış formülüyle bu yaz sizin en iyi dostunuz olacak!

Doğal ve Güvenli İçerik

Cildinizin sağlığı her şeyden önemli! Besler Şifa Güneş Kremi, alerji riskini en aza indirmek için özel olarak geliştirilmiş bir formüle sahiptir. İçeriğinde:

  • ParfümPEGParabenHayvansal hammaddeler bulunmaz.

Bu sayede hassas ciltler için bile güvenle kullanılabilir.

Az Ama Öz: "Mümkün Olduğunca Az, Gerektiği Kadar Çok"

Besler Şifa, formüllerinde doğanın dengesi ve sadeliğinden ilham alır. Güneş kreminde kullanılan malzemeler, cildinize gereken tüm koruma ve bakımı sağlamak için "mümkün olduğunca az, gerektiği kadar çok" felsefesiyle bir araya getirilmiştir.

Cildinizi Besler ve Korur

Besler Şifa Güneş Kremi, kaliteli organik yağlarla zenginleştirilmiştir. Bu doğal yağlar:

  • Cildi derinlemesine besler,
  • Kurumasını önler,
  • Güneşin zararlı etkilerine karşı koruyucu bir bariyer oluşturur.

Üstelik hafif yapısı sayesinde cildinizde yapışkan bir his bırakmaz. Yaz mevsiminde kullanım için idealdir; kolayca uygulanır ve cilt bakımınızı zahmetsiz hale getirir.

Doğal Yaşamın Parçası Olun

Besler Şifa, sadece bir ürün değil, aynı zamanda doğal ve sağlıklı yaşamı destekleyen bir yaşam tarzıdır. Güneş kremimizi kullanarak hem cildinizi hem de çevreyi koruma adına bir adım atabilirsiniz.

Bu yaz, Besler Şifa Güneş Kremi ile cildinizi zararlı kimyasallardan uzak tutarken güneşin tadını çıkarın. Doğanın sunduğu bu saf ve etkili koruma, sizi hem güneşin zararlı etkilerinden koruyacak hem de cildinize hak ettiği bakımı sağlayacak.

Unutmayın, cildiniz sizinle bir ömür boyu! 🌞


........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


Güneşin Etkilerine Karşı Zinde Bir Vücut İçin Yapmanız Gereken 5 Şey

Güneş, hem dostumuz hem de dikkat etmemiz gereken bir güçtür. Yaz aylarında daha fazla dışarıda vakit geçirirken, cildimizi ve vücudumuzu güneşin zararlı etkilerinden korumak için bazı önemli adımlar atmak gereklidir. Besler Şifa-Doğal Bitkisel Kozmetik olarak, sizin için güneşin etkilerine karşı zinde bir vücut için yapmanız gereken 5 şeyi derledik.

1. Doğru Güneş Koruyucu Seçimi

Cildinizi güneşin zararlı UV ışınlarından korumanın en etkili yolu, doğal içerikli ve yüksek koruma faktörlü bir güneş kremi kullanmaktır. Kimyasal maddeler içermeyen, bitkisel özlerle zenginleştirilmiş bir güneş koruyucu, cildinizi hem güneşin zararlarından korur hem de besler. Güneş koruyucunuzu dışarı çıkmadan en az 20 dakika önce uygulamayı unutmayın.

2. Bol Su Tüketimi

Güneş altında vücudumuz normalden daha fazla su kaybeder. Bu nedenle, güneşli günlerde su tüketimini artırmak çok önemlidir. Su, vücudunuzun nem dengesini korur, cildinizin esnekliğini artırır ve güneşin kurutucu etkilerine karşı cildinizi korur. Ayrıca, bitki çayları ve taze meyve suları da vücudunuzu zinde tutmanıza yardımcı olabilir.

3. Antioksidan Zengini Beslenme

Güneş ışınları cildinizde serbest radikallerin oluşmasına neden olabilir, bu da cilt yaşlanmasına ve hasara yol açabilir. Antioksidanlar, bu serbest radikallerle savaşarak cildinizi korur. Yeşil yapraklı sebzeler, meyveler (özellikle nar, yaban mersini ve üzüm) ve E vitamini içeren gıdalar, cildinizi içeriden destekler. Ayrıca, bitkisel özlerle hazırlanmış doğal takviyeler de bu süreci destekleyebilir.

4. Nemlendirici Kullanımı

Güneşin kurutucu etkilerine karşı cildinizi korumak için, cildinizi düzenli olarak nemlendirmeyi ihmal etmeyin. Doğal yağlar ve bitkisel özlerle zenginleştirilmiş nemlendiriciler, cildinizin ihtiyaç duyduğu nemi sağlarken, aynı zamanda cildinizi besler ve yeniler. Helal ve doğal ürünümüz bu kremin içeriğinde Aloe vera, jojoba yağı ve shea yağı gibi doğal içerikler var, güneş sonrası cildinizin hızla toparlanmasına yardımcı olur.

5. Koruyucu Giyim ve Gölge Arayışı

Güneşten korunmanın en basit ama etkili yollarından biri, doğrudan güneş ışığından kaçınmaktır. Geniş kenarlı şapkalar, UV korumalı güneş gözlükleri ve hafif, uzun kollu kıyafetler giyerek cildinizi koruyabilirsiniz. Ayrıca, günün en sıcak saatlerinde (11:00-15:00 arası) gölgede kalmaya özen gösterin.


Besler Şifa-Doğal Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam olarak, doğal güzelliğinize ve sağlığınıza verdiğimiz önemi ürünlerimizde de yansıtıyoruz. Güneşin keyfini çıkarırken, bu basit ama etkili adımlarla vücudunuzu koruyabilir, zinde ve sağlıklı kalabilirsiniz. Unutmayın, cildiniz en değerli giysinizdir; ona en iyi şekilde bakın!

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 




Kazakistan Cumhuriyeti Hakkında Bilmeniz Gereken 17 İlginç Gerçek


Kazakistan, büyüklüğü ve kültürel çeşitliliğiyle Asya'nın en dikkat çekici ülkelerinden biridir. İşte Kazakistan hakkında bilmeniz gereken 17 ilginç gerçek:

  1. Dünyanın En Büyük 9. Ülkesi: Kazakistan, 2.7 milyon kilometrekarelik yüzölçümüyle dünyanın en büyük dokuzuncu ülkesidir.

  2. Başkent Astana: Kazakistan'ın başkenti Astana, fütüristik mimarisi ve modern şehir yapısıyla dikkat çeker.

  3. Bağımsızlık İlanı: Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra 1991 yılında bağımsızlık ilan eden son Sovyet Cumhuriyeti Kazakistan olmuştur.

  4. Kazak Bozkırları: Ülkenin büyük bir kısmını kaplayan Kazak bozkırları, dünyanın en büyük kuru otlaklarından birini oluşturur.

  5. Baykonur Kozmodromu: Dünyanın en eski ve en büyük uzay fırlatma tesisi olan Baykonur Kozmodromu, Kazakistan'da yer almakta ve Yuri Gagarin'in uzaya fırlatıldığı yerdir.

  6. Doğal Kaynaklar Zengini: Kazakistan, petrol, gaz ve uranyum gibi doğal kaynaklar açısından son derece zengindir ve bu kaynaklar ülke ekonomisinin belkemiğini oluşturur.

  7. Kazak Dili ve Rusça: Kazak dili resmi dil olup, Kiril alfabesiyle yazılmaktadır. Rusça ise yaygın olarak konuşulmaktadır.

  8. Hazar Denizi: Kazakistan, dünyanın en büyük iç su kütlesi olan Hazar Denizi'ne ev sahipliği yapmaktadır. Hazar Denizi, hem göl hem de deniz özelliklerini taşır.

  9. Elma Yeri: Kazakistan, elmanın anavatanı olarak kabul edilir. Özellikle Almata yakınlarındaki bir bölge, "elma yeri" olarak bilinir.

  10. UNESCO Dünya Mirası Altay Dağları: Altay Dağları, biyolojik çeşitlilik ve antik petrogliflerle UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alır.

  11. Kazak Mutfağı: Kazak mutfağında beşbarmak (haşlanmış et ve ince hamur) ve kımız (fermente kısrak sütü) gibi geleneksel yemekler bulunur.

  12. Kültürel Karışım: Kazakistan, Avrupa ve Asya'nın kesişim noktasında yer aldığı için her iki kıtadan da etkilenmiş eşsiz bir kültüre sahiptir.

  13. Nesli Tükenmekte Olan Hayvanlar: Kazakistan, nesli tükenmekte olan kar leoparı ve saiga antilopları gibi özel hayvan türlerine ev sahipliği yapmaktadır.

  14. Tengiz Petrol Sahası: Dünyanın en büyük petrol sahalarından biri olan Tengiz, batı Kazakistan'da yer almakta ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.

  15. Kazak Kartal Avı: Kazakistan, geleneksel kartal avcılığıyla ünlüdür. Avcılar, altın kartalları eğitir ve bu gelenek nesilden nesile aktarılır.

  16. Aral Denizi: Bir zamanlar dünyanın en büyük göllerinden biri olan Aral Denizi, sulama projeleri nedeniyle önemli ölçüde küçülmüştür. Bir kısmı Kazakistan sınırları içindedir.

  17. Misafirperverlik: Kazakistan, misafirperverliğiyle tanınır. Misafirlere genellikle kımız ya da çay ikram edilir, bu geleneksel bir saygı göstergesidir.

Kazakistan Hakkında Genel Bilgiler

  • Başkent: Astana (51°10′K 71°30′D)
  • En Büyük Şehir: Almatı
  • Resmî Diller: Kazakça, Rusça
  • Etnik Gruplar (2024): %71,0 Kazak, %14,9 Rus, %3,3 Özbek, %1,9 Ukraynalı, %1,5 Uygur, %1,1 Alman, %1,1 Tatar
  • Hükûmet: Otoriter bir hükûmet altında üniter yarı başkanlık cumhuriyeti
  • Cumhurbaşkanı: Kasım Cömert Tokayev
  • Başbakan: Oljas Bektenov
  • Yüzölçümü: 2.724.900 km² (9. sırada)
  • Nüfus (2024 tahminî): 20.118.478

Kazakistan, tarihi, kültürel çeşitliliği ve doğal zenginlikleriyle keşfedilmeye değer bir ülke. Hem geleneksel hem de modern yönleriyle eşsiz bir deneyim sunuyor.

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


Osmanlı Hat Sanatı: Ustaların İzinde Bir Yolculuk

Osmanlı İmparatorluğu, yalnızca askeri ve idari başarılarıyla değil, aynı zamanda sanatta yarattığı eşsiz mirasla da tarihe damga vurmuştur. Bu mirasın en önemli parçalarından biri, İslam sanatının inceliklerini ve estetik anlayışını yansıtan hat sanatıdır. Özellikle 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar geçen süreçte Osmanlı hattatları, sanatın zirvesini temsil eden eşsiz eserler meydana getirmiştir.

Hat Sanatının Öncü İsimleri

Osmanlı hat sanatı, Şeyh Hamdullah gibi büyük ustalarla şekillenmiş ve Hafız Osman gibi dahi hattatlarla altın çağını yaşamıştır. Her biri kendi döneminin estetik anlayışına yön veren bu ustalar, sadece eserleriyle değil, yetiştirdikleri öğrencilerle de bu sanatı sonraki kuşaklara taşımıştır.

  • Şeyh Hamdullah: Osmanlı hat sanatının kurucusu olarak anılan Şeyh Hamdullah, akıcı ve dengeli yazı üslubuyla tanınır. O, hat sanatını İslam coğrafyasının zirvesine taşımış bir öncüdür.
  • Hafız Osman: Yazıya estetik bir ruh kazandıran Hafız Osman, Osmanlı hat sanatında "yenilikçi hattat" olarak bilinir. Özellikle mushaf yazımındaki titizliği ve estetik anlayışıyla öne çıkar.
  • Kazasker Mustafa İzzet Efendi: Süleymaniye Camii’ndeki devasa yazılarıyla tanınan Mustafa İzzet Efendi, hat sanatında teknik ve sanatsal dengeyi mükemmel şekilde birleştirmiştir.
  • Hamid Aytaç ve Necmeddin Okyay: 20. yüzyıla kadar uzanan Osmanlı hat sanatının son büyük temsilcileridir. Modern döneme taşınan hat sanatının köprü ustaları olarak tanınırlar.

Bir Estetik ve Ruh Yolculuğu

Osmanlı hattatları, sanatlarını yalnızca teknik bir beceri olarak değil, aynı zamanda ruhani bir ibadet olarak görmüşlerdir. Hat eserleri, İslam’ın kutsal mesajlarını yazıya dökmenin yanı sıra, yazının estetik değerini yüceltmeyi de amaçlamıştır. Bu ustaların yazdığı eserler, hem görsel bir ziyafet sunar hem de insan ruhuna huzur ve dinginlik verir.

Günümüzde Osmanlı Hat Sanatı

Bugün, Osmanlı hat sanatının izlerini müzelerde, camilerde ve koleksiyonlarda görmek mümkündür. Tuğrakeş İsmail Hakkı Altunbezer ve Mustafa Halim Özyazıcı gibi ustaların modern dönem için bıraktığı miras, hat sanatının hala yaşatıldığının bir göstergesidir. Ayrıca, günümüzde düzenlenen hat sergileri ve workshoplar, bu sanatın yeni nesillere aktarılmasını sağlamaktadır.

Osmanlı Hattatlarından İlham Almak

Osmanlı hattatlarının eserleri, yalnızca sanatseverlere değil, her alandan insana ilham verecek bir estetik anlayış ve incelik sunar. Bu miras, hem geçmişin hikayesini anlatır hem de geleceğe ışık tutar. Eğer siz de bu eşsiz sanat dalını daha yakından tanımak isterseniz, Osmanlı hattatlarının eserlerini inceleyebilir, onların izinde derin bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Sonuç: Osmanlı hat sanatı, yazıya duyulan saygının ve estetik arayışının bir sonucudur. Şeyh Hamdullah’tan Hamid Aytaç’a kadar uzanan bu usta hattatların bıraktığı miras, kültürümüzün en değerli hazinelerinden biri olmaya devam ediyor.

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


Bilecik Kurşunlu Ekoturizm Köyü: Doğayla İç İçe Bir Kaçış Noktası

Doğal güzellikleri, tarihi dokusu ve huzurlu atmosferi ile dikkat çeken Bilecik Kurşunlu Ekoturizm Köyü, şehir hayatının stresinden uzaklaşmak isteyenler için eşsiz bir destinasyon sunuyor. Sürdürülebilir turizm anlayışıyla öne çıkan bu köy, doğaseverler ve ekoturizm meraklıları için benzersiz deneyimler vadediyor.

Kurşunlu Köyü’nün Ekoturizm Potansiyeli

Bilecik’in doğal güzellikleriyle çevrili Kurşunlu Köyü, ekoturizm odaklı projeleri ve sürdürülebilir kalkınma çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Köyde yapılan ekoturizm faaliyetleri sayesinde hem doğa korunuyor hem de yerel halkın ekonomik olarak güçlenmesi sağlanıyor. Bölge, tarihi ve kültürel mirasını koruyarak turizme entegre eden örnek bir ekoturizm modeli sunuyor.

Kurşunlu’da Yapılacak Aktiviteler

Kurşunlu Ekoturizm Köyü, doğayla iç içe birçok aktivite imkanı sunuyor:

🌿 Doğa Yürüyüşleri ve Trekking: Köy çevresinde bulunan yemyeşil ormanlarda doğa yürüyüşleri yapabilir, oksijen dolu bir atmosferde huzur bulabilirsiniz. Özellikle sonbahar aylarında ağaçların renk değiştirmesiyle ortaya çıkan manzara görülmeye değerdir.

🚴‍♂️ Bisiklet Turları: Bilecik’in en güzel bisiklet rotalarından bazıları bu köyün çevresinde yer alıyor. Ormanlık alanlar ve doğal parkurlar bisiklet tutkunları için ideal bir deneyim sunuyor.

🏕 Kamp ve Glamping: Doğaseverler için kamp alanları ve alternatif konaklama seçenekleri mevcut. Konforlu bir deneyim isteyenler için glamping (lüks kampçılık) seçenekleri de bulunuyor.

🌱 Organik Tarım Deneyimi: Köyde yerel halk tarafından sürdürülen organik tarım faaliyetlerine katılabilir, doğal ürünler hakkında bilgi edinebilir ve kendi ellerinizle sebze-meyve toplayabilirsiniz.

🐑 Yöresel Kültür ve El Sanatları: Kurşunlu’da geleneksel el sanatları yaşatılmaya devam ediyor. Köyde düzenlenen atölyelere katılarak kilim dokuma, ahşap oyma ve seramik yapımı gibi el sanatlarını öğrenme fırsatı bulabilirsiniz.

🍃 Doğal Ürünler Pazarı: Köyde üretilen organik bal, ev yapımı reçeller, doğal zeytinyağı ve el yapımı sabunlar gibi ürünleri satın alarak hem sağlıklı beslenebilir hem de yerel ekonomiye destek olabilirsiniz.

Bilecik Kurşunlu Köyü’nü Neden Ziyaret Etmelisiniz?

Şehir hayatının stresinden uzaklaşmak için mükemmel bir ortam sunar. ✅ Doğayla iç içe, huzurlu bir tatil deneyimi yaşamak isteyenler için idealdir. ✅ Sürdürülebilir turizmi destekleyen bir destinasyon olarak doğaya zarar vermeden tatil yapma fırsatı sunar. ✅ Yerel kültürü ve gelenekleri yakından tanıyabileceğiniz özgün bir deneyim sunar. ✅ Lezzetli doğal ürünleri tatma ve satın alma imkanı sağlar.

Sonuç

Bilecik Kurşunlu Ekoturizm Köyü, doğayla uyumlu bir tatil geçirmek isteyen herkes için keşfedilmeyi bekleyen bir cennet. Doğa yürüyüşlerinden organik tarıma, kültürel deneyimlerden kampçılığa kadar birçok aktiviteyi içinde barındıran bu özel köy, sürdürülebilir turizmin en güzel örneklerinden biri olarak ön plana çıkıyor. Eğer siz de doğayla iç içe, otantik ve huzurlu bir tatil arayışındaysanız, rotanızı mutlaka Kurşunlu Ekoturizm Köyü’ne çevirin! 🌿🏡✨



BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

........................................................

Genç Lokman Hekimler whatsapp grubuna dahil olarak Besler Şifa için daha güncel kalabilirsiniz. Buyrun gruba Tıklayınız
Ankara 'da Besler Şifa olarak 50 den fazla Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerimiz ile hizmet ediyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında aromaterapi, fitoterapi ve doğal yaşam konularında ücretsiz eğitimler ve atalık tohum takas etkinlikleri yapıyoruz. Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz.

Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Üretici ve tüketici dostu mağaza: https://good4trust.org/beslersifa
aZall.com mağazamız: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle...

Şifanız daim olsun. 


Besler Şifa'nın Cam Cilt Maskesiyle Yenilikçi Yaklaşım

İnovatif makyaj markası Besler Şifa, yarattığı ikonik görünümleriyle makyaj dünyasının "annesi" olarak anılıyor. Artık kendi markasına ait yeni maskesiyle çağdaş güzellik kültüründe önemli bir imza atıyor. Geçen yıl Paris'te gerçekleşen moda gösteriminde, son yılların en çok ses getiren makyaj olayına ilham veren bu ürün, couture şovlarının tasarımda olduğu gibi güzellik görünümlerinde de hayal gücünü ve ustalıkla işlenmiş el sanatlarını ön plana çıkarıyor.

Geleneksel olarak, makyaj görünümleri çoğunlukla editoryal çekimlerde ve ilham karelerinde yer alırken, Besler Şifa'nın yenilikçi yaklaşımı, sokak modasıyla değil; doğallığı ve bitkisel içeriklerin gücüyle fark yaratıyor. Modellerin porselen bebeklere andıran, gerçeküstü ciltleri ve teatral makyajları, güzellik ve moda tutkunları arasında uzun zamandır eşsiz bir heyecan ve merak uyandırdı. Bu akımın başlatıcısı olarak “makyajın annesi” unvanını kazanan ünlü makyaj artisti, şimdi de inovatif "cam cilt" maskesi ile güzellik dünyasına yön veriyor.

2024 yılında ana akımda sadeliğin ve “clean girl” görünümlerinin öne çıktığı bir dönemde, bu teatral ve alışılmadık makyaj trendinin ilgi çekmesi, tekdüzeleşen güzellik akımlarına güçlü bir tepki niteliğinde. TikTok gibi sosyal medya platformlarında milyonlarca görüntülenmeye ulaşan porselen bebek makyajı, Türk makyaj içerik üreticileri arasında da hızla yayıldı; hatta bazıları bu etkileyici görünümü kendi stillerine adapte ederek efektler kullandı.

Bunun yanı sıra, Kore kozmetiğinden ilham alan "renkli yanak serumu" da Besler Şifa tarafından satışa sunuldu. Doğal ve bitkisel içeriklerle hazırlanan bu ürün, cilde canlılık ve tazelik kazandırırken, modern estetiğin yanında doğallığı da ön plana çıkarıyor.

Besler Şifa, yenilikçi ürünleriyle güzellik dünyasında çığır açarken, doğallık ve bitkisel içeriklerin gücünü de tüm detaylarıyla yansıtıyor. Makyajda estetiği, sanatı ve doğallığı bir araya getiren bu yaklaşım, geleceğin güzellik trendlerine yön vermeye devam edecek.

..............................................................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Zagros Dağları: Neandertaller ve Homo Sapiens’in Kesiştiği Tarihi Kavşak

İnsanlık tarihine dair yeni bir araştırma, İran, Irak ve güneydoğu Türkiye’yi kapsayan Zagros Dağları’nın, Neandertaller ile modern insanlar (Homo sapiens) arasında genetik alışverişin gerçekleştiği önemli bir bölge olduğunu ortaya koyuyor. Bu keşif, insan evrimine dair bildiklerimizi genişleten kritik bir dönüm noktasına işaret ediyor.

Genetik Etkileşimlerin Coğrafyası

Geç Pleistosen dönemine odaklanan araştırmada, ileri düzey ekolojik niş modelleme ve coğrafi bilgi sistemleri (GIS) teknikleri kullanıldı. Bu yöntemler, Neandertaller ve Homo sapiens’in yaşam alanlarının örtüştüğü olası bölgeleri belirledi. Araştırmacılar, iki insan türünün Zagros Dağları’nda karşılaşmış, gen alışverişinde bulunmuş ve modern insanın genetik yapısını şekillendirmiş olabileceği sonucuna ulaştı.

Zagros Dağları: İdeal Bir Karşılaşma Alanı

Zagros Dağları, her iki tür için de zengin bir yaşam alanı sunuyordu. Yoğun bitki örtüsü, bol av hayvanları ve korunaklı mağaralar, Neandertaller ile Homo sapiens arasındaki bu tarihsel etkileşimlere zemin hazırlamış olabilir. Bölgedeki fosil kalıntıları ve arkeolojik buluntular, bu hipotezi destekleyen somut kanıtlar sağlıyor.

İnsanlık Evriminin Yeni Bir Boyutu

Modern insan DNA’sında tespit edilen Neandertal izleri, bu iki tür arasındaki genetik alışverişin bir mirasıdır. Ancak bu alışverişin coğrafi olarak nerede gerçekleştiği belirsizdi. Zagros Dağları’nın bu süreçteki rolünün keşfedilmesi, insanlığın evrimini yalnızca Afrika’dan çıkış hikayesiyle değil, aynı zamanda diğer insan türleriyle olan etkileşimlerle de açıklıyor.

Bu karşılaşmalar, iki türün hayatta kalma stratejilerini birleştirerek genetik çeşitliliğimizin temelini atmış olabilir. Bu durum, Zagros Dağları’nı yalnızca bir coğrafi bölge değil, aynı zamanda türler arası etkileşimlerin yaşandığı tarihi bir dönüm noktası haline getiriyor.

Zagros Dağları’nın insanlık tarihindeki bu eşsiz rolü, evrimsel geçmişimize dair daha geniş bir perspektif sunarken, genetik mirasımızın derin köklerini anlamamıza da olanak sağlıyor.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



ALIÇ SİRKESİ; Sirkelerin Şahı...

⭐️ Günde 1 yemek kaşığı içmek birçok şeye fayda sağlar.

👇 Aşağıda etkilerini, sonra da nasıl etki ettiğini mekanizmalarıyla yazacağım.

🔸 Hipertansiyona etkilidir, tansiyonu düşürür.
🔸 Kalp hastalıklarında çok eskiden ilaç olarak kullanılmış olup kalp kaslarını güçlendirir.
🔸 Damar tıkanıklığı ve sertliği üzerinde etkilidir, damar elastikiyetini artırır.
🔸 Tip-2 diyabet konusunda etkilidir.
🔸 Kolesterol, trigliserit ve kalsiyum plaklarını önlemede/düşürmede etkilidir.
🔸 Erkeklerde cinsel fonksiyon bozukluğunda etkilidir.
🔸 E. coli, Candida, Pseudomonas (kadınlarda idrar yolu enfeksiyonu) üzerinde etkilidir.
🔸 Kanda pıhtılaşma sorununu önler.
🔸 Ana damarları genişleterek oksijen geçişini artırır, nörolojik hastalıkları önlemede etkilidir.
🔸 Uterus ve sindirim sistemi kaslarını rahatlatır.

🟢 SİRKE...

💧 M.Ö. 3000 yıllarında Mısır’da bulunan toprak küplerde sadece sirkede bulunan sirke kurtlarına ait fosiller bulundu. Yani sirke oldukça eski bir tarihe sahip.

💧 Sirke, şekerin/şekerli gıdanın etil alkole fermantasyonu (kabın ağzı kapalıdır, hava ile teması olmaz), ardından etil alkolün asetik aside fermantasyonu sonucu oluşur. Bu aşamada kabın ağzı açıktır ve oksijen şarttır.

💧 Sirke yapılacak bidon, varil, fıçı veya kavanozun ağız açıklığı ne kadar genişse, sirke o kadar çabuk olur. Çünkü:

  • Sirkeyi oluşturan asetik asit bakterileri (Acetobacter aceti, Acetobacter pastorianus) oksijenle daha hızlı çoğalır.
  • Optimum çoğalma sıcaklığı 28-30°C, 40°C’de bakteriler ölür, 15°C altında ise çalışmaz.

💧 Eğer sirke yapılacak meyvenin şeker oranı azsa şeker eklenir.

👆 Bunları yazmamın sebebi:

  • Sirke yaparken bu şartlara dikkat etmek.
  • Sirke alırken endüstriyel, hızlı fermente edilmiş veya şeker eklenerek yapılmış sirkelerden kaçınmak.

🩸 Ayrıca, bazı üreticiler yoğunlaştırılmış asetik asidi su ve gıda boyası ile karıştırarak raflara koyuyor. Bu tür sirkeler içeriği boş ve etkisizdir.

💧 Mümkünse sirkeyi evde yapmalı, mümkün değilse organik sirke kullanılmalı.

🟡🟡 ALIÇ SİRKESİ

1️⃣ Kardiyovasküler sistemde etkili olan bileşenler:
Hiperosid, kersetin, kersetrin, hiperin, kateşin, amin
🔸 CGMP miktarını artırarak kan damarlarını gevşetir ve elastikiyetini artırır.
🔸 Bu, aynı zamanda erektil disfonksiyon için de etkilidir.

2️⃣ Viteksin, izoviteksin, orientin, izoorientin
🔸 Kolesterol, trigliserit ve glikoz seviyesini düşürmede etkilidir.

3️⃣ Antosiyanidin, proantosiyanidinler, triterpen, saponinler ve tanenler
🔸 Kanda pıhtılaşma ile uterus ve sindirim kaslarını gevşetmede rol alır.

4️⃣ Kolin ve asetilkolin, pürin derivatları (adenozin, adenin, guanin), kafeik asit ve amigdalin
🔸 Beyin sisi, Alzheimer, Parkinson gibi hastalıklarda etkilidir.

5️⃣ B1, B5, B6, magnezyum, çinko, potasyum ve kalsiyum bakımından oldukça zengin bir içeriğe sahiptir.

🟣 Aslında alıç sirkesinin pek çok faydası var. Yapılan birçok çalışma da bunu destekliyor.

FAKAT en önemlisi:
▶️ Damar plaklarını azaltması, damar sertliği üzerindeki etkisi ve kalp kaslarını güçlendirmesidir.

🔴 SONUÇ:
🔸 Günlük 1 yemek kaşığı alıç sirkesini bir bardak suya ekleyerek içmek yeterli. (Kesinlikle aşırıya kaçmamak gerek!)

KULLANMAMASI GEREKENLER:

🔹 Hamileler (Uterus üzerindeki etkisi nedeniyle)
🔹 Migren hastaları (Damarları genişletmesi nedeniyle)
🔹 Hipotansiyon ve hipoglisemi hastaları (Tansiyon ve şekeri düşürdüğü için)
🔹 Kanda pıhtılaşma sorunu olanlar (Pıhtılaşmayı azalttığı için)

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 


Kırsalda Sürdürülebilir Yaşam ve Kalkınma

Doğa ile uyumlu bir yaşam sürmek ve kırsal kalkınmayı desteklemek, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve ekolojik bir gerekliliktir. Besler Şifa Ekoköy Evi, tam da bu anlayış ile, doğal üretim ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerini hayata geçirmek için yola çıktı.

Kırsal kalkınma, yalnızca tarımsal faaliyetleri desteklemekle kalmaz, aynı zamanda doğal kaynakların bilinçli kullanılması, ekolojik dengenin korunması ve yaşam kalitesinin artmasını sağlar. Besler Şifa olarak, bu ilkeler doğrultusunda doğal bitkisel kozmetik ve sağlıklı yaşam ürünlerini üretirken aynı zamanda yerel halkın da ekonomik kalkınmasına katkı sağlamaya çalışıyoruz.

Ekolojik Denge ve Doğal Kaynak Yönetimi

Besler Şifa Ekoköy Evi, ekosistemi koruyarak sürdürülebilir tarım uygulamalarını hayata geçiren bir model sunuyor. Kimyasal girdi kullanmadan, doğal gübreleme ve biyolojik çeşitliliği destekleyen yöntemlerle üretim yapıyor, böylece hem toprak verimliliğini artırıyor hem de su kaynaklarının korunmasına katkı sağlıyoruz.

Kırsal alanların doğru kullanımı, kentten kırsala tersine göçü de teşvik edebilir. Doğal yaşam alanları oluşturarak, şehir hayatından uzaklaşmak isteyen bireylere alternatif bir yaşam modeli sunuyoruz. Bu kapsamda, yerel iş gücü oluşturarak ekonomik canlılığı artırmayı amaçlıyoruz.

Yerel Ekonomiyi Canlandıran Model

Besler Şifa Ekoköy Evi, yerel çiftçilerle iş birliği yaparak tarımsal üretimin sürdürülebilirliğini destekliyor. Tıbbi ve aromatik bitkiler, organik tarım ürünleri ve el yapımı bitkisel kozmetik ürünleriyle bölgesel kalkınmaya katık sağlıyoruz. Kırsal kalkınmanın sadece tarıma dayalı olmadığını biliyor, aynı zamanda eko-turizm ve doğal üretim alanları oluşturarak ekonomik hareketliliği artırıyoruz.

Kırsal Kalkınma Stratejileri ile Uyum

Besler Şifa Ekoköy Evi, Ulusal Kırsal Kalkınma Strateji Belgesi-IV (2024-2028) kapsamında belirtilen sürdürülebilir tarım ve ekolojik kalkınma ilkelerine uygun bir model geliştiriyor. Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kırsal kalkınma programlarıyla uyumlu projeler geliştirerek, ulusal ve uluslararası düzeyde eko-dostu bir kalkınma modeli sunuyoruz.

Bu kapsamda, kırsalda yaşamı canlı tutmak ve ekolojik dengenin korunmasını sağlamak için yeni projeler geliştirmeye devam edeceğiz.

Sonuç

Kırsal kalkınmanın bir parçası olarak, Besler Şifa Ekoköy Evi sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda ekolojik farkındalığın ve doğal kaynakların bilinçli kullanımının desteklendiği bir merkezdir. Kendi kendine yeten, doğa ile uyumlu ve sürdürülebilir bir geleceğe katkı sunmak için biz buradayız. Gelin, siz de bu dönüşümün bir parçası olun!

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 


Yörüklerin Henk Eğlencesi: Geleneksel Bir Şölen

Yörük kültürü, tarih boyunca doğayla iç içe bir yaşam tarzını benimseyerek zengin bir geleneksel miras oluşturmuştur. Bu mirasın en eğlenceli yansımalarından biri olan henk eğlencesi, Yörüklerin yaz aylarında düzenlediği özel bir etkinliktir. Henk, sadece bir eğlence değil, aynı zamanda toplumsal bağların güçlendiği, geleneklerin yaşatıldığı ve kültürel değerlerin aktarıldığı bir şölen olarak öne çıkar.

Henk Eğlencesinin Hazırlıkları

Henk, genellikle akşamları düzenlenir ve duyurusu diğer obalara önceden yapılır. Bu eğlenceye, hasta olanlar ve ileri yaşlılar dışında herkes katılır. Etkinlik alanı, çadırın önünde yakılan büyük bir meydan ateşiyle aydınlatılır. Ateşin sıcaklığı, hem çadırın içini hem de dışarısını ısıtırken, ortamı aydınlatır ve samimi bir atmosfer yaratır.

Kadınlar çadırın içinde, erkekler ise dışarıda eğlenir. Herkesin bir araya geldiği bu etkinlikte, hem eğlence hem de kültürel paylaşım ön plandadır.

Kadınlar Köşesi

Kadınlar, çadır içerisinde tef ve çeç (tirki çalma) eşliğinde maniler söyleyip oynarlar. Özellikle yaşlı kadınlar, boğaz çalarak bu manilere eşlik eder. Boğaz çalma, hem bir gelenek hem de kültürel bir zenginliktir. Kadınların söyledikleri maniler, genellikle yaşamın güzelliklerini, öğütleri ve duyguları yansıtan sözlerden oluşur.

Erkeklerin Eğlencesi

Erkekler, çadırın dışında meydan ateşinin etrafında çeşitli oyunlar oynar. Ateşten atlama yarışı, türkü söyleme, kızgın taş oyunu ve dilsiz oyunu gibi aktiviteler, eğlencenin enerjisini yükseltir. Bu sırada kaval eşliğinde maniler söylenir ve ikramlar yapılır.

Kostümler ve Tiyatro Gösterileri

Henk eğlencesinin ilerleyen saatlerinde, özel kostümlerle sahneye çıkan erkekler, deve, çoban, kurt ve başadam rollerini canlandırır. Başadam, izleyicilerle eğlenceli diyaloglar kurar, espriler yapar ve ortama neşe katar. Bu tiyatral gösteriler, kaçırma, kavga ve gösteri gibi temalarla zenginleşir. Gösteriler, hem güldürür hem de öğütler verir.

Orta Oyunu ve Final

Henk eğlencesinin son kısmında, geleneksel orta oyunları sergilenir. Bu oyunlar, Yörüklerin yaşamından kesitler sunarak hem eğlendirir hem de kültürel değerleri aktarır. Eğlence, öğütlerle dolu bir gösteriyle son bulur ve katılımcılar, hem keyifli hem de anlamlı bir akşam geçirmenin mutluluğuyla ayrılır.

Sonuç: Geleneklerin Yaşatıldığı Bir Şölen

Henk, Yörüklerin kültürel zenginliğini ve toplumsal dayanışmasını yansıtan eşsiz bir etkinliktir. Bu geleneksel eğlence, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda Yörüklerin geçmişten bugüne taşıdığı değerlerin bir yansımasıdır. Eğer bir gün Yörüklerin misafiri olursanız, bu benzersiz deneyimi yaşamak için henk eğlencesine katılmayı mutlaka isteyeceksiniz!

.............................................................
Besler Şifa, Bitkisel Kozmetik ve Doğal Yaşam Ürünlerini;
Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

Şifanız daim olsun. 


Hatalı Bir Eko-Sistemde Geleceğimiz Nasıl Olacak?

Doğal dengenin bozulduğu, ekosistemin sürdürülemez bir noktaya geldiği bir dünyada geleceğimiz nasıl şekillenecek? Alman yazar Dirk C. Fleck'in "GO! Eko-Diktatörlük" adlı distopyası, iklim krizinin giderek ağırlaştığı bir gelecek kurgusu sunuyor. "Önce Yeryüzü, Sonra İnsan" alt başlığıyla yayımlanan bu roman, doğaya karşı işlenen suçların sonuçlarını ve bu yıkıcı sistemin olası sonuçlarını gözler önüne seriyor.

Ekosisteme Zarar Veren Sistemler ve Ekolojik Uyanış

Büyüme ideolojisi, ormansızlaşma, kimyasal tarım ve nükleer enerji gibi insan faaliyetleri, iklim krizini hızlandırarak gezegenimizi geri dönülmez bir yıkıma sürüklüyor. Besler Şifa-Doğal Bitkisel Kozmetik olarak bizler, Fleck'in distopyasında olduğu gibi ekolojik dengemizi bozmanın bedelini gelecekte daha ağır ödeyeceğimizin farkındayız. Üstelik Fleck, biyopolitik kontrollerin ve manipülasyonların uygulanacağı bir dünyayı gözler önüne sererek bizleri uyarmaktadır. Bilgi kaynaklarının devlet kontrolünde olduğu, insanların doğaya yabancılaştığı bir dünyada, bireyler ekosistemle bağlarını kaybedebilir.

Ekolojik Bilinç ve Doğal Yaşamla Barışık Bir Gelecek

Bu tür uyarıcı kurgular, sürdürülebilir bir yaşam tarzı benimsememiz gerektiğini hatırlatıyor. Besler Şifa olarak biz, doğayla barışık bir gelecek inşa etmek için bitkisel kozmetik ürünlerimizi, ekolojik dengeyi göz önünde bulundurarak tasarlıyor ve üretiyoruz. Yaratıcı eko-kurmacalar bize, doğaya verdiğimiz zararın kendi yaşamlarımıza nasıl yansıdığını ve bireysel farkındalıklarımızın bir fark yaratabileceğini gösteriyor.

Dirk C. Fleck’in "GO! Eko-Diktatörlük" eseri, doğanın korunmasının, sadece çevreyi değil aynı zamanda insan onurunu ve özgürlüğünü de korumak anlamına geldiğini hatırlatıyor. Doğal yaşamın bir parçası olan her bitki, her ekosistem parçası, bizden sonra gelecek nesillere sağlıklı bir dünya bırakmak için önemli. Biz de Besler Şifa olarak doğadan aldığımız ilhamla doğayla uyumlu ürünler sunarak, sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlamayı hedefliyoruz.

Bu yazı 10 Kasım 2024 Oksijen Gazetesinden alıntı yapılarak hazırlanmıştır.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Beslenme Zamanının Sağlığımız Üzerindeki Etkisi: Kronobiyoloji ve Sirkadiyen Ritim

Onlarca yıl boyunca sağlığımızı etkileyen en önemli faktörler arasında “Ne kadar yediğimiz” ve “Ne yediğimiz” öne çıktı. Ancak günümüzde, beslenme alışkanlıklarımızda önemli bir diğer faktör daha dikkat çekiyor: “Ne zaman yiyoruz?”

Kronobiyoloji: Biyolojik Saatimizle İlgili Yeni Bir Bilim Dalı
Kronobiyoloji, biyolojik süreçlerimizin zamanla nasıl etkileşime girdiğini inceleyen bir bilim dalıdır. Bu alan, beslenme saatleri, uyku düzeni, mevsimsel değişiklikler gibi etkenlerin insan sağlığı üzerindeki etkisini araştırır. Kronobiyoloji, aynı zamanda sirkadiyen ritimle (günlük biyolojik döngü) de doğrudan ilişkilidir. Sirkadiyen ritim, memelilerde yeme düzenini ve besin emilimini/metabolizmasını düzenleyen önemli bir biyolojik mekanizmadır.

Sirkadiyen Ritim ve Organ Sistemlerimiz
Sirkadiyen ritim, sadece yeme alışkanlıklarımızı değil, aynı zamanda organ sistemlerimizin önemli süreçlerini de düzenler. Vücudumuzdaki her organ, sirkadiyen saat tarafından kontrol edilen bir döngüye sahiptir. Bu döngü, vücudumuzun verimli çalışabilmesi için kritik bir rol oynar. Örneğin, uyku düzeni, hormon salınımı ve sindirim gibi süreçler, bu biyolojik saatle uyumlu bir şekilde işler.

Beslenme Zamanı ve Sirkadiyen Ritmimiz
Beslenme saatlerimiz, sirkadiyen ritmi etkileyebilir. Yapılan araştırmalar, beslenme zamanlamasının metabolizma üzerinde önemli bir etkisi olduğunu göstermektedir. Saatler üzerinden yapılan beslenme düzenlemeleri ve ketojenik diyetler, sirkadiyen ritmi iyileştirmeye yardımcı olabilir. Bu tür düzenlemeler, enerji seviyelerimizi artırabilir, uyku kalitemizi iyileştirebilir ve genel sağlığımızı destekleyebilir.

Modern Yaşam ve Biyolojik Saatimiz
Ancak modern yaşamın getirdiği zorluklar, biyolojik saatlerimizi bozabiliyor. Teknoloji, düzensiz uyku düzenleri ve ışık maruziyeti, sirkadiyen ritmimizin sarkmasına yol açabilir. Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, düzensiz uyku ve ışık maruziyeti örüntülerinin, sirkadiyen ritmin bozulması ve daha düşük akademik başarı ile bağlantılı olduğunu ortaya koymuştur. Bu da gösteriyor ki, biyolojik saatimizle uyumlu bir yaşam tarzı, sadece fiziksel sağlığımızı değil, zihinsel performansımızı da doğrudan etkiler.

Beslenme Zamanı ve Sağlık
Amerikan Beslenme ve Diyetetik Akademisi’nin yayımladığı Journal of the Academy of Nutrition and Dietetics (JAND) dergisinde yer alan bir incelemede, farklı oruç rejimlerinin beslenme zamanının sirkadiyen ritim ve metabolizma üzerindeki etkileri ele alınmıştır. Bu çalışma, ne zaman yiyip içtiğimizin genel sağlığımızı ve refahımızı etkileyebileceğine dikkat çekiyor. Beslenme zamanlaması, sadece kilo kontrolü değil, aynı zamanda kalp sağlığı, sindirim sistemi ve bağışıklık fonksiyonları üzerinde de önemli bir rol oynar.

Yemek Saatlerini İyileştirin

Bir araştırma, akşam saat 5'ten sonra günlük kalori alımının %45'inden fazlasının tüketilmesinin, glukoz seviyelerini artırarak sağlık üzerinde ciddi olumsuz etkiler yarattığını ortaya koymuştur. Columbia Üniversitesi ve Universitat Oberta de Catalunya tarafından yapılan bu çalışma, geç saatlerde yemek yemenin glukoz metabolizmasını bozduğunu ve bunun uzun vadede tip 2 diyabet riski, kardiyovasküler hastalıklar ve kronik iltihaplanma gibi sağlık sorunlarına yol açabileceğini göstermektedir. Gece geç saatlerde yemek yemenin, yalnızca daha fazla kilo alımına değil, aynı zamanda vücudun insülin duyarlılığını ve glukoz metabolizmasını olumsuz etkilediği anlaşılmaktadır.

Araştırma, özellikle gece geç saatlerde yemek yiyenlerin, gün boyunca aynı miktarda kalori tüketseler de, daha kötü glukoz toleransına sahip olduklarını ortaya koymuştur. Ayrıca, biyolojik saatin etkisiyle gece insülin salgısının düştüğü ve hücrelerin bu hormona duyarlılığının azaldığı belirtilmiştir. Bu bulgular, beslenme zamanının, ne yediğimiz ve ne kadar yediğimiz kadar önemli bir faktör olduğunu vurgulamaktadır. Uzmanlar, kalorilerin çoğunun kahvaltı ve öğle yemeğinde alınmasını, akşam yemeği ve gece atıştırmalıklarından kaçınılmasını önermektedir.

Sonuç olarak, beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirirken sadece ne yediğimize değil, aynı zamanda ne zaman yediğimize de dikkat etmemiz gerektiğini unutmamalıyız. Kronobiyoloji ve sirkadiyen ritmin gücünü anlamak, sağlıklı bir yaşam için önemli bir adım olabilir.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.




Probiyotik ve Prebiyotiklerle Gelen Sağlık: Bağırsak Florasının Önemi

Modern yaşamın getirdiği “Batı tipi” beslenme alışkanlıkları, rafine gıdalar, şekerler ve karbonhidratların ağırlıkta olduğu bir diyetle şekilleniyor. Ancak bu beslenme modeli, yalnızca kilo artışı gibi sorunlara yol açmakla kalmıyor, aynı zamanda bağırsak florasında ciddi değişikliklere neden olarak çeşitli hastalıklara davetiye çıkarıyor.

Probiyotikler, prebiyotikler ve bu ikisinin birleşimi olan sinbiyotikler, sağlıklı bir bağırsak mikrobiyotası için hayati önem taşıyor. İşlevsel besinler olarak kabul edilen bu bileşenler, insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileri sayesinde gün geçtikçe daha fazla ilgi çekiyor.

Probiyotikler: Bağırsak Sağlığının Dostu

Probiyotikler, bağırsaklarımızdaki faydalı bakterilerin sayısını artırarak mikrobiyota dengesini destekleyen canlı mikroorganizmalardır. Araştırmalar, belirli probiyotik suşlarının:

  • İnsülin duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerini düzenleyebildiğini,
  • Depresyon ve anksiyete riskini azaltabileceğini,
  • Bağırsak iltihabını azaltmaya yardımcı olduğunu göstermektedir.

Sağlıklı bir bağırsak mikrobiyotası, yalnızca sindirim sistemi için değil, ruh sağlığı ve bağışıklık sistemi için de kritik bir rol oynar.

Prebiyotikler: Probiyotiklerin Yakıtı

Prebiyotikler, bağırsaktaki faydalı bakterilerin büyümesini destekleyen sindirilemeyen liflerdir. Bu besinler, mikrobiyotanın çeşitliliğini artırarak:

  • Yararlı bakterilerin çoğalmasını teşvik eder,
  • Zararlı türlerin çoğalmasını engeller,
  • Bağırsak sağlığını uzun vadede korur.

Prebiyotikler, probiyotiklerle birlikte alındığında, bağırsak mikrobiyotasının daha etkin bir şekilde dengelenmesini sağlar.

Sinbiyotikler: Güçlü Kombinasyon

Sinbiyotikler, probiyotik ve prebiyotiklerin kombinasyonudur. Bu birleşim, bağırsak mikrobiyotasını desteklemek için en etkili yöntemlerden biridir. Sinbiyotikler, faydalı bakterilerin bağırsakta daha iyi hayatta kalmasını ve çoğalmasını sağlar.

Bağırsak Sağlığı ve Genel Sağlık İlişkisi

Bağırsak mikrobiyotası, yalnızca sindirimi değil, aynı zamanda bağışıklık sistemi, metabolizma ve hatta ruh sağlığını etkiler. Sağlıklı bir mikrobiyota, iltihabı azaltarak kronik hastalıkların önlenmesine yardımcı olur ve ruh hali bozuklukları riskini düşürür.

Nasıl Daha Sağlıklı Bir Mikrobiyota Elde Edebiliriz?

  • Probiyotik zengini gıdalar tüketin: Yoğurt, kefir, fermente sebzeler gibi gıdalar probiyotik açısından zengindir.
  • Prebiyotik kaynaklarına yönelin: Sarımsak, soğan, muz, kuşkonmaz gibi gıdalar prebiyotik lifler içerir.
  • Dengeli beslenme alışkanlığı geliştirin: Şeker ve rafine gıdaları azaltarak bitki bazlı, lif açısından zengin bir diyet benimseyin.

Sonuç

Bağırsak sağlığı, genel sağlık için bir temel oluşturur. Probiyotik ve prebiyotiklerin düzenli tüketimi, mikrobiyotayı dengede tutarak hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı destekler. Bu doğal destekleyicilerle, hem bedeninizi hem de zihninizi daha sağlıklı bir geleceğe taşıyabilirsiniz.

Unutmayın, sağlıklı bir yaşamın anahtarı, bağırsaklarınızdan geçer! 🌱

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



Deri: Vücudun En Büyük ve Hayati Organı

Deri, vücudun açık ara en büyük organıdır. Boya ve vücut kütlesine bağlı olarak yaklaşık 1,5 ila 2 metrekarelik bir alanı kaplar ve 3,5 ila 10 kilogram arasında bir ağırlığa sahiptir. Bu, toplam vücut kütlemizin yaklaşık %15'ine denk gelir.

New Scientist'in ifade ettiği gibi, "Cildinizi bir tür akıllı zırh olarak düşünün." Cilt, çevremizdeki dünyayı algılamamıza yardımcı olur, iç organlarımızı korur ve bizi patojenlere karşı savunur. Bu nedenler, cildimize iyi bakmamız için yeterlidir. Çünkü cildin erken yaşlanması, bu hayati işlevleri yerine getirme kapasitesini azaltabilir ve bizi enfeksiyon riskine daha açık hale getirebilir.

Ancak son araştırmalar, cilt sağlığının etkilerinin çok daha derinlere inebileceğini gösteriyor. İşte New Scientist'in bu konudaki araştırmalarını değerlendirdiği kapak yazısından satır başları:

Cilt Katmanları ve Görevleri

Cilt üç ana katmandan oluşur:

  1. Üst deri (epidermis): Sürekli yenilenen, su geçirmez bir tabakadır.
  2. Alt deri (dermis): Kolajen ve elastin lifleriyle dolu bir katmandır.
  3. Deri altı dokusu (hipodermis): Yağ ve bağ dokusundan oluşur; vücudu şoktan korumaya yardımcı olan boşluklarla doludur.

Bu katmanlardan herhangi birinin hasar görmesi, deri hücrelerinin iltihaplı proteinler salgılamasına neden olabilir. Kısa vadede bu durum, yaralanma bölgesine daha fazla kan akışı sağlayarak iyileşmeyi hızlandırabilir. Ancak uzun süreli yüksek iltihaplanma seviyeleri, bu kimyasalların birikmesine ve dermisteki geniş kan damarları aracılığıyla diğer organlara yayılmasına yol açabilir.

Hızlandırılmış Yaşlanma

Yaşlanma, bu süreci daha da hızlandırabilir. Yaşlandıkça cildimiz kolajen, su ve yağ kaybeder, bu da onu daha kırılgan hale getirir. Dahası, birçok cilt hücresi "senesens" adı verilen bir duruma girerek iltihaplı kimyasalların üretimini artırır. Bu durum, diyabet, kalp hastalığı ve bunama gibi yaşa bağlı hastalıkların riskini artırabilir.

Örneğin, hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, cilt hasarının kronik iltihaplanmayı tetikleyebileceğini göstermektedir. Gelecekte, yaşlanan hücreleri temizleyen ya da iltihaplı proteinlerin salınımını durduran "senoterapötik" ilaçların geliştirilmesi mümkündür. Bu konuda bilimsel ilerlemeler umut verici görünmektedir.

.......................

BESLER ŞİFA- "Doğallığın tam adresi"

Bitkisel kozmetik, aromaterapi ve kişisel bakım ürünleri, şifalı krem ve aromatik yağlar için bizi takip edebilirsiniz. Tüm ürünlerimiz doğal, bitkisel, helal ve Sağlık Bakanlığı (ÜTS) onaylıdır.

İnstagram Vitrin www.instagram.com/beslersifa

Hepsiburada Mağazası https://www.hepsiburada.com/magaza/besler-sifa

Trendyol Mağazası: https://www.trendyol.com/magaza/besler-sifa-m-872629?sst=0

aZall.com Mağazası: https://www.azall.com/besler-sifa/

Ürün, hizmet ve projelerimizle Ankara Sincan'daki atölyemize bekleriz.



© beslersifa.com | Her hakkı sağlıklıdır.
Coded by @suleymancetinx | ile yapılmıştır.