Bu yazı raporun gayriresmi Türkçesi olarak alınmıştır. Raporun kendisinin baz alınması tavsiye olunur.
1. SAĞLIK SEKTÖRÜ GÖSTERGELERİ
1. a. Sağlık Harcamaları
Türkiye, OECD ülkeleri arasında kişi başına düşen cari sağlık harcaması en düşük ülkelerden biridir. Türkiye’de kişi başına düşen cari sağlık harcaması 1.660 ABD doları seviyesindedir. Cari sağlık harcamalarının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) içindeki payı Türkiye’de %3,7, OECD ortalamasında ise %9,3 olarak gerçekleşmiştir.
2000 yılında Türkiye’de bu oran %4,6 iken, OECD ortalaması %7,1 idi. Yıllar içinde Türkiye ile OECD ortalaması arasındaki farkın arttığı görülmektedir. Türkiye’nin sağlık sistemi ağırlıklı olarak kamu harcamalarına dayanmaktadır. 2022 yılında Türkiye’deki sağlık harcamalarının %75,2’si kamu kaynaklarıyla finanse edilmiştir. Bu oran OECD ortalaması olan %75,3 ile oldukça yakın olup, Türkiye 38 ülke arasında 20. sırada yer almaktadır.
OECD Ülkelerinde Kişi Başına Cari Sağlık Harcaması ve GSYH İçindeki Payı
Kaynak: OECD verileri 2023 veya en yakın yıla ait gerçekleşmiş ya da tahmini verilerdir.
(Ülkeler arası karşılaştırmalar verilmiştir: Almanya, Avusturya, İsveç, Kanada, İrlanda, Danimarka, Güney Kore, Japonya, Avustralya vb.)
1. b. İlaç Harcamaları
OECD ülkeleri arasında, 2023 yılında kişi başına düşen ilaç satışında Türkiye, Meksika ve Kolombiya’nın ardından en düşük üçüncü ülke olmuştur. Türkiye’de kişi başına ilaç satışı 119 ABD doları düzeyindedir.
Kişi başına ilaç satışında en yüksek değerlere sahip ülkeler ABD, İsviçre, Kanada ve Almanya’dır. OECD ülkelerinde ilaç satışlarının GSYH içindeki payı ortalama %1,3 seviyesindedir. Türkiye’de ilaç satışlarının GSYH içindeki payı 2019-2020 döneminde %1,1 iken, sonraki yıllarda düşüş göstererek 2023 yılında %0,9’a gerilemiştir. Bu oranla Türkiye, OECD ülkeleri arasında 26. sırada yer almaktadır.
OECD Ülkelerinde Kişi Başına İlaç Satışları ve GSYH İçindeki Payı (2023)
Kaynak: IQVIA Analizi; IQVIA Market Prognosis 2024–2028, OECD Nüfus Projeksiyonları, Dünya Bankası
Not: Kosta Rika için ilaç pazarı verisi mevcut değildir. OECD veri tabanında Türkiye’nin toplam ilaç harcamalarına ilişkin finansman detayları bulunmamaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayımladığı Sağlık Harcaması İstatistiklerine göre, 2022 yılında “perakende satışlar ve diğer tıbbi malzeme sağlayıcıları” başlığı altındaki sağlık harcamalarının %70,5’i kamu tarafından karşılanmıştır.
Doktor ve Hemşire Sayısı
2022 verilerine göre Avrupa ülkelerinde 1000 kişi başına düşen doktor sayısı genellikle 3 ile 5 arasında değişirken, Türkiye 1000 kişi başına 2,3 doktor ile OECD ortalaması olan 3,8’in gerisinde kalmaktadır. Ülkelere göre hemşire sayısına bakıldığında, Türkiye’de 1000 kişi başına 2,9 hemşire düşerken, OECD ortalaması 9,1’dir.
Hastane Sayısı ve Yatak Kapasitesi
Ülkelerdeki aktif hastane ve yatak kapasiteleri karşılaştırıldığında, Güney Kore en yüksek hastane ve yatak oranına sahip ülke konumundadır. Türkiye’de 1000 kişi başına düşen hastane yatak sayısı 2015-2022 yılları arasında %15 artarak 3,1’e yükselmiştir. Türkiye, yatak sayısı açısından İspanya ve İtalya gibi Avrupa ülkelerine yakın olsa da, sağlık personeli sayısında bu ülkelerin gerisinde yer almaktadır.
Yaşam Beklentisi
Ülkelerin sağlık düzeyini gösteren önemli göstergelerden biri olan doğumda yaşam beklentisi Türkiye’de 77,5 yıl iken, OECD ortalaması 81 yıldır. OECD ülkeleri arasında en yüksek yaşam beklentisine sahip ülke 84,2 yıl ile İsviçre, en düşük ise 75,4 yıl ile Meksika’dır. Türkiye, son 40 yılda doğumda yaşam beklentisi en fazla artan ülke olmuştur.
Ölüm Oranları
Toplam ölüm oranlarının en düşük olduğu ülkeler Japonya, Güney Kore ve İsviçre’dir. OECD’nin Türkiye için paylaştığı son verilere göre, 2019 yılında Türkiye’de her 100.000 kişi başına 969 ölüm kaydedilmiştir; OECD ortalaması ise 911’dir. Ölüm nedenlerine bakıldığında, Türkiye’de her 100.000 kişiden 154’ü kanserden, 384’ü ise dolaşım sistemi hastalıklarından hayatını kaybetmektedir. OECD ülkelerinde kanser kaynaklı ölümler 100.000 kişide 197 olup, bu oran Türkiye’de daha düşüktür. 1 yaş altı bebek ölümlerinde ise Avrupa ülkelerinde 1000 bebekte 1 ila 4 arasında değişen oranlar görülürken, Türkiye 9,1 oranı ile Kolombiya, Meksika ve Kosta Rika’nın ardından OECD ülkeleri arasında 4. sıradadır. OECD ortalaması 1000 bebekte 4,1’dir.
2. Küresel İlaç Pazarı Göstergeleri
Küresel İlaç Pazarı Büyüklüğü
2018-2023 yılları arasında yıllık ortalama %5,8 büyüme gösteren küresel ilaç pazarı, 2023 yılında %8,2 artışla 1,607 trilyon dolara ulaşmıştır. 727,4 milyar dolarlık hacmiyle ABD, küresel ilaç pazarının %45’ini oluşturmakta ve en büyük pazar konumundadır. ABD’yi 160,8 milyar dolarlık hacimle Çin takip etmektedir. Türkiye, 10,3 milyar dolarlık pazar büyüklüğü ile 19. sırada yer almaktadır. Türk ilaç pazarı 2023 yılında yerel para birimi cinsinden %90,4, dolar bazında ise %32,7 büyümüştür. Türkiye, 2023 yılında Polonya (%22,9) ve Meksika’dan (%22,2) sonra en hızlı büyüyen pazar olmuştur. Buna karşın, 12. büyük ilaç pazarı olan Rusya, dolar bazında %17,1 oranında küçülmüştür.
Küresel İlaç Pazarında İlk 50 Şirketin Pazar Payı
Küresel ilaç satışlarında ilk 50 sırada yer alan şirketler incelendiğinde, bunların büyük kısmının yenilikçi ilaç geliştiren firmalar olduğu görülmektedir. Bu şirketler, 2023 yılında ABD ilaç pazarının %89’unu oluşturmuştur. Türkiye’de ise bu ilk 50 firmanın pazar payı %48 olup, bu oran Türkiye’yi Meksika (%44) ve Rusya (%50) gibi ülkelerle benzer seviyeye getirmektedir.
2. a. Patent Korumalı İlaç Pazarı
Patentler, ilaç şirketlerine geliştirdikleri yeni tedavilere ilişkin mülkiyet hakkı ve rekabet avantajı sağlar. Gelişmiş ülkelerde, özellikle ilaç Ar-Ge’sinin yoğun olduğu ABD’de, patent korumalı ürünlerin toplam ilaç pazarı içindeki payı daha yüksektir. 2023 yılında bu oran ABD’de %64 iken, Türkiye’de yaklaşık %14’tür. Türkiye, gelişmiş ülkelerin yanı sıra Polonya ve Yunanistan’ın da gerisindedir. Türkiye’de patent koruması devam eden ürünlerin satış değerinin yaklaşık %57’si onkoloji alanındaki tedavilerden, %20’si ise sindirim sistemi ve metabolizma ile ilgili tedavilerden oluşmaktadır.
2. b. Biyoteknolojik İlaç Pazarı
Biyoteknolojik ilaçlar, canlı hücrelerden rekombinant DNA teknolojisi ile elde edilen büyük ve karmaşık moleküllerdir. Enzimler, hormonlar, kan ürünleri, aşılar ve monoklonal antikorlar bu gruba dahildir. Türkiye ilaç pazarında 2023 itibarıyla 130 referans biyoteknolojik ilaç ve 25 biyobenzer bulunmaktadır. Türkiye’de biyoteknolojik ürünlerin toplam satışı 2023 yılında 1,6 milyar dolar olmuştur. Biyoteknolojik ilaçlar Türk ilaç pazarının %16’sını oluştururken, bu oran AB4 ülkeleri (Almanya, Fransa, İtalya, İspanya) ve Birleşik Krallık’ta ortalama %32’dir.
2. c. İlaç Sektöründe Birleşme ve Satın Almalar
Küresel ilaç sektöründeki stratejik ortaklıklar, birleşme ve satın almalar sektörün dinamik yapısını şekillendirmektedir. İlaç şirketleri genellikle ürün portföylerini genişletmek, Ar-Ge kapasitelerini güçlendirmek veya yeni pazarlara girmek amacıyla birleşme ve satın alma faaliyetlerinde bulunmaktadır. Son yıllardaki büyük anlaşmalara bakıldığında, pazarın lideri konumundaki büyük ilaç şirketlerinin, yenilikçi ilaç geliştiren küçük biyoteknoloji firmalarını satın alarak portföy ve Ar-Ge gücünü artırdığı görülmektedir.
Son 20 yılın en büyük birleşme ve satın almalarından biri, 2019 yılında ABD merkezli Bristol-Myers Squibb’in onkoloji ve immünoloji alanında yenilikçi tedaviler geliştiren Celgene’i 80,3 milyar dolara satın alması olmuştur. 2023 yılında Pfizer’in kanser tedavileri geliştiren ABD’li Seagen firmasını 43,4 milyar dolara, Amgen’in ise Horizon Therapeutics firmasını 27,8 milyar dolara satın alması sektörün iki dev anlaşması olarak kayıtlara geçmiştir.
3. TÜRKİYE İLAÇ PAZARI GÖSTERGELERİ
Türkiye, gelişmiş sağlık altyapısı, tanı ve tedavi olanaklarındaki ilerlemeler, artan sağlık bilinci, göç hareketliliği ve hızlı nüfus artışı gibi faktörler nedeniyle ilaç sektörü açısından gelişmekte olan pazarlar arasında önemli bir konumda yer almaktadır.
Türkiye İlaç Pazarının Diğer Ülkelerle Karşılaştırılması
Fiyatlandırma mevzuatında referans alınan ülkelerin yanı sıra, pazar büyüklüğü ve nüfus parametreleri dikkate alınarak Almanya, Birleşik Krallık, Polonya ve Bulgaristan Türkiye’nin ilaç pazarı performansının kıyaslandığı ülkeler olarak seçilmiştir. Seçilen ülkeler arasında en büyük ilaç pazarı 2023 yılında 64,7 milyar dolar büyüklüğe ulaşan Almanya’dır. Türkiye’nin ilaç pazarı büyüklüğü ise 2023 yılında 10,3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Türkiye, pazar büyüklüğü açısından Yunanistan ve Portekiz gibi ülkelerin önünde yer alırken, nüfus açısından benzer olduğu Almanya ve Fransa gibi ülkelerin gerisinde kalmaktadır.
Türk ilaç pazarı 2022 yılında Türk lirasının yabancı para birimleri karşısında hızla değer kaybetmesi ve ilaç fiyatlandırmasında kullanılan sabit kurun gerçek döviz kuru karşısında oldukça düşük kalması nedeniyle dolar bazında %4,8 oranında daralma göstermiştir. 2023 yılında kur artışı devam etmekle birlikte, önceki yıla göre artış oranı yavaşlamıştır. Ayrıca Aralık 2022 ve Temmuz 2023’te yapılan ilaç kuru artışlarının etkisiyle sabit kur ile reel kur arasındaki farkın 2023 yılında daha az olduğu gözlemlenmiştir. Bu durumun sonucu olarak, birim fiyatlarda dolar bazında yıllık ortalama %30 artış gerçekleşmiştir. Türk ilaç pazarı 2023 yılında dolar bazında %32,7 büyüyerek Avrupa’da en yüksek büyüme oranını göstermiştir. 2023 yılında yüksek büyüme kaydeden diğer ülke Polonya (%22,9) olmuştur.
Türkiye İlaç Pazarı Gelişimi
2023 yılında Türkiye ilaç pazarı, perakende kanalda 207 milyar TL ve hastane kanalında 25 milyar TL satış değerine ulaşmıştır. Denetlenmeyen satış tahminleri de eklendiğinde, Türkiye ilaç pazarının toplam büyüklüğü 2023 yılında yerel para birimi cinsinden yaklaşık 244 milyar TL’ye ulaşmış ve bir önceki yıla göre %90 artış göstermiştir. Bu yüksek büyümede fiyat artışlarının etkisi belirleyici olmuştur.
Denetlenen pazar (eczane + hastane kanalı), bir önceki yıla göre hacim olarak %3,5 artarak 2023 yılında 2,9 milyar birime ulaşmıştır.
Türkiye İlaç Pazarında Büyümeyi Etkileyen Faktörler
2022 yılında gözlemlenen 110 milyar TL’lik büyümenin %91,4’ü (100,4 milyar TL) fiyat artışlarından kaynaklanmıştır. Mevcut ürünlerin birim satışlarındaki artış %5,8’lik (6,4 milyar TL) katkı sağlamış, yeni ürünlerin katkısı ise sınırlı kalmıştır. Dolayısıyla 2023 yılında Türk ilaç pazarındaki büyümenin ana nedeni fiyat artışları olmuştur.
Türkiye ve Diğer Ülkelerde Ortalama İlaç Birim Fiyatları
İlaç kurundaki artışların etkisiyle Türkiye’de ortalama birim fiyat yıllar içinde yükselmiştir. 2023 yılında ortalama birim fiyat 79,1 TL’ye ulaşarak önceki yıla göre %84 artmıştır. Dolar bazında incelendiğinde, 2022 yılında ortalama birim fiyat %14 düşüşle 2,6 dolara gerilemiş, 2023 yılında ise %30 artarak 3,3 dolara yükselmiştir. 2022’deki düşüş, döviz kurlarındaki ani yükselişe rağmen sabit ilaç kurunun buna ayak uyduramamasından kaynaklanmıştır.
Ülkeler arasındaki fiyat politikaları farklılık gösterdiğinden, ilaç fiyat seviyeleri değişmektedir. Seçilen ülkeler arasında en yüksek ortalama fiyat düzeyi Birleşik Krallık’tadır. Türkiye’de ise 2023 yılında ortalama birim fiyat 3,3 dolar olup, diğer ülkelere kıyasla oldukça düşüktür. Bu farkın nedenleri arasında referans fiyatlandırma sistemi, sabit euro kuru uygulaması, zorunlu kamu indirimleri ve yüksek maliyetli yenilikçi tedavilere erişimde yaşanan gecikmeler bulunmaktadır.
Türkiye’de Fiyat Düzeyine Göre İlaç Satışlarının Dağılımı
Türkiye’de geri ödemeli ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan indirim oranları, ürün grubu ve depocuya satış fiyatına göre değişmektedir. 2023 yılında 91,17 TL ve üzeri fiyat kategorisindeki ürünler toplam ilaç pazarının %65’ini oluşturmuştur. Bu grubun alt kırılımında, 5.000 TL üzeri fiyatlı ürünlerin toplam satışların yaklaşık %21’ini, 20.000 TL üzeri fiyatlı ürünlerin ise %11’ini oluşturduğu görülmüştür.
Türkiye’de Patent Durumuna Göre İlaç Fiyatları
2023 yılında Türkiye’de patent koruması devam eden ilaçların ortalama birim fiyatı 1.544 TL olarak hesaplanmıştır. Patent koruması bulunmayan ürünlerin ortalama birim fiyatı ise 69 TL’dir. Toplam pazarın ortalama birim fiyatı 79 TL olarak gerçekleşmiştir.
Yenilikçi Tedavilere Erişim
IQVIA tarafından hazırlanan W.A.I.T. 2022 raporunda, Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından 2019-2022 yılları arasında onaylanan yenilikçi tedavilere erişim oranları değerlendirilmiştir. Almanya %88 erişim oranıyla birinci sırada yer alırken, İtalya, Avusturya ve İsviçre gibi gelişmiş ülkelerde erişim oranı %70’in üzerindedir. Türkiye’de bu dönemde incelenen yenilikçi tedavilerden yalnızca 6’sına erişim sağlanabilmiş olup, Malta ile birlikte %4 erişim oranıyla en düşük seviyede yer almıştır.
Nadir Hastalıklar ve Yetim İlaçlar
Türkiye, nadir hastalıkların tanımında Avrupa Birliği standartlarını esas almaktadır. Yaklaşık 5 milyondan fazla bireyin nadir hastalıklardan etkilendiği tahmin edilmektedir. Türkiye’deki akraba evliliği oranlarının yüksekliği nedeniyle nadir hastalıkların görülme sıklığının Avrupa ülkelerine kıyasla daha fazla olduğu düşünülmektedir. Ancak Türkiye’de “yetim ilaçlar” için özel bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. 2019-2022 yılları arasında EMA tarafından onaylanan 63 yetim ilaçtan yalnızca 1’i Türkiye’de geri ödeme kapsamına alınmıştır.
Dijital Sağlık ve Tele-Tıp
COVID-19 öncesinde OECD ülkelerinin çoğunda tele-tıp uygulamaları sınırlı düzeydeydi. Ancak pandemiyle birlikte yüz yüze sağlık hizmetlerinin aksaması, bu alandaki uygulamaların hızla yaygınlaşmasını sağlamıştır. Türkiye’de uzaktan sağlık hizmetlerinin çerçevesi, Şubat 2022’de Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan yönetmelikle belirlenmiştir. Nisan 2024’te yapılan mevzuat değişikliğiyle uzaktan sağlık hizmetleri, Genel Sağlık Sigortası geri ödeme listesine dahil edilmiştir. Bu kapsamda, Sağlık Bakanlığı’na bağlı ikincil ve üçüncül sağlık kurumlarında uzman hekimler tarafından verilen uzaktan sağlık hizmetleri geri ödeme kapsamına alınmıştır. Bu süreçle birlikte Türkiye’de uzaktan sağlık hizmetlerinin kademeli olarak yaygınlaşması beklenmektedir.
4. ÜRETİM
Türkiye’de referans ve jenerik ilaç üretiminin yanı sıra sınırlı düzeyde etkin madde üretimi de yapılmaktadır. Ancak ileri teknoloji gerektiren veya ülkede az miktarda tüketilen bazı ilaçların üretimi yapılamamaktadır. TÜİK verilerine göre, “Temel Eczacılık Ürünleri ve Eczacılığa Ait Malzemelerin İmalatı” sektörünün üretim değeri 2023 yılında 181 milyar TL olmuştur. 2023 yılında yerli üretim ilaçlar, birim bazında Türk ilaç pazarının %88’ini, değer bazında ise %57’sini oluşturmuştur. Özellikle 2022 yılı itibarıyla yerli ilaçların pazar payında hem birim hem de değer açısından artış gözlenmiştir.
Yerli ürünlerin birim satışları 2023 yılında bir önceki yıla göre %7 artarak 2,6 milyar birime ulaşmıştır. Değer bazında ise yerli pazar %104 büyüyerek 131,5 milyar TL satış değerine ulaşmıştır. 2023 yılında Türk ilaç pazarındaki yerli ilaç satışlarının yaklaşık %36’sını (~47,8 milyar TL) referans ilaçlar oluşturmuş ve yerli referans ilaç satışları bir önceki yıla göre %98 oranında artmıştır. Buna karşılık, Türkiye’de üretilen biyobenzer ilaçlar (epoetin alfa, filgrastim, infliximab, insulin glargine, trastuzumab) 2023 yılında 1,2 milyar TL satış değeri yaratmıştır. Biyoteknolojik ilaç pazarının toplam değeri 37,8 milyar TL olup, biyobenzer ürünlerin toplamı 3,3 milyar TL düzeyindedir. Bu veriler, Türkiye’de biyoteknolojik ilaç üretiminin halen sınırlı kaldığını göstermektedir.
TÜİK’in yıllık sanayi ve hizmet istatistiklerine göre 2023 yılında “Temel Eczacılık Ürünleri ve Eczacılığa Ait Malzemelerin İmalatı” grubunda faaliyet gösteren 782 işletme ve 49.806 çalışan bulunmaktadır. 2024 Temmuz itibarıyla Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) onaylı olarak 99 ilaç üretim tesisi, 10 radyofarmasötik üretim tesisi, 13 hammadde üretim tesisi, 3 bitkisel takviye üretim tesisi ve 4 özel tıbbi amaçlı gıda üretim tesisi faaliyet göstermektedir.
5. DIŞ TİCARET
İlaç ve ilaç ürünlerini tanımlamak amacıyla analize 2936, 2937, 2938, 2939, 2941, 3001, 3002, 3003, 3004, 3006 Gümrük Tarife İstatistik Pozisyon (GTİP) kodları dahil edilmiştir. 2023 yılında küresel ilaç ihracatı 876 milyar dolar seviyesine ulaşmış, ilk 10 ülke toplam ihracatın %76’sını gerçekleştirmiştir. Almanya, İsviçre ve ABD en büyük üç ilaç ihracatçısı olurken, Türkiye 28. sırada yer almıştır. Aynı yılın ithalat tarafında ise ABD, Almanya ve Belçika en fazla ilaç ithalatı yapan ülkeler olmuştur. Gelişmiş ülkelerin genel olarak ilaç ithalatlarını birbirlerinden yaptıkları, gelişmekte olan ülkelerden ithalatın ise sınırlı kaldığı görülmektedir.
Türkiye’nin ilaç sektörü ithalatı 2023 yılında %9 artarak yaklaşık 5,4 milyar dolar olmuştur. İthalatta öne çıkan ürün grupları; aşılar, insülinler, kan ürünleri, onkoloji ilaçları ve referans biyoteknolojik ürünlerdir. Türkiye’nin ilaç ihracatı ise 2019-2023 yılları arasında %12,6 bileşik yıllık büyüme oranıyla artmış, 2023 yılında 77,6 milyon kilogram hacme ve 6,1% yıllık artış oranına ulaşmıştır. İlaç ihracatında kilogram başına fiyat, 2020 yılından beri düşüş eğilimindeyken, 2023 yılında %9,4 artarak 28,4 dolar olmuştur. Bu fiyat seviyesi, Türkiye’nin Avrupa ülkelerine kıyasla daha düşük ihracat fiyatına sahip olduğunu göstermektedir.
Türkiye 2023 yılında 179 ülkeye toplam 2,2 milyar dolar değerinde ilaç ihraç etmiştir. İhracatta ilk sırada Güney Kore (458 milyon dolar) yer alırken, onu Macaristan, Gürcistan, Irak, Polonya, İran, Azerbaycan, Kıbrıs, Kazakistan ve Özbekistan takip etmiştir. İlk 10 ülke Türkiye’nin ilaç ihracatının %58’ini, ilk 20 ülke ise %72’sini oluşturmuştur.
Aynı dönemde Türkiye 92 ülkeden 5,4 milyar dolar tutarında ilaç ithal etmiştir. İthalatta ABD ve güçlü Ar-Ge altyapısına sahip Avrupa ülkeleri öne çıkmıştır. Almanya, Türkiye’nin ilaç ithalatında %18 pay ve 962 milyon dolar ile ilk sırada yer alırken, onu ABD, İrlanda ve Çin izlemiştir. İlk 10 ülke toplam ithalatın %80’ini, ilk 20 ülke ise %96’sını oluşturmuştur.
BeslerŞifa Sabun, krem, merhem, macun, yağ, çay, sirke ve hacamat sülük; Eğitim/ Üretim/ Fason anlaşma yapan örnek bir sosyal girişim modelidir.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder